Esas No: 2022/62
Karar No: 2022/13940
Karar Tarihi: 13.10.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/62 Esas 2022/13940 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın tescili istemiyle açılmıştır. Konya İli, Ilgın İlçesi, Gölyaka Mahallesi, 498 parsel sayılı arazi niteliğindeki taşınmaza, gelir metodu esas alınarak değer biçilmiş ve bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklendikten sonra davalıya ödenmesi kararlaştırılmıştır. Ancak verilen tescil hükmü Dairemiz bozma ilamı ile ortadan kalkmıştır ve yeniden hüküm kurulmamalıdır. Ayrıca, tespit edilen bedel yanlış yazılmıştır ve ilk kararla hükmedilen bedelin mahsubu ile fark bedele yasal faiz işletilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. ve 11/1-f maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, davalılar vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arazi niteliğindeki Konya İli, Ilgın İlçesi, Gölyaka Mahallesi, 498 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak,
1- Mahkemece verilen tescil hükmünün Dairemiz bozma ilamı ile ortadan kalktığı gözetilmeksizin bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması,
2- Tespit edilen bedel 25.602,00 TL olduğu halde hükmün fıkrasında 42.109,24 TL olarak yazılması,
3- Tespit edilen kamulaştırma bedelinden ilk kararla hükmedilen bedelin mahsubu ile fark bedele yasal faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 1 nolu bendinde yer alan (TESCİL kararının bozma sebebi yapılmaması nedeniyle kesinleştiği anlaşıldığında bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,) sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine (TESCİLİNE,) sözcüğünün yazılmasına,
b) 2 nolu bendinde yer alan (42.109,24) sayısının hükümden çıkarılarak yerine (25.602,00) sayısının yazılmasına,
c) 3 ve 4 nolu bentlerinin hükümden çıkarılarak yerine (3- Dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından 17.748,00 TL’nin 30.04.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 08.01.2016 tarihine kadar; bozma sonrası tespit edilen fark bedel olan 7.854,00 TL’nin ise 30.04.2015 tarihinden karar tarihi olan 29.06.2021 tarihine kadar işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıdan alınarak payları oranında mükerrer ödeme olmayacak şekilde davalılara ödenmesine, bu hususta ilgili Bankaya müzekkere yazılmasına,) cümlesinin yazılmasına ve devam eden bentlerin buna göre teselsül ettirilmesine,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 13.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.