Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/11483 Esas 2019/13479 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/11483
Karar No: 2019/13479
Karar Tarihi: 01.10.2019

Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/11483 Esas 2019/13479 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında mala zarar verme suçundan tayin edilen adli para cezasına ilişkin hüküm, temyiz edilemeyecek kadar kesindir. Hırsızlık suçu yönünden ise sanığın suçunun kanıtlandığı ve nitelendirmede hukuka aykırı bir durumun olmadığı belirtilmiştir. Ancak, sanık önce başka bir suçla yakalanmış ve daha sonra da hırsızlık suçu ile suçlanmıştır. Bu olayda sanığın etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği açıkça belirtilmiştir. Bu sebeple, hükmün kısmen bozulması gerekmektedir. Kanun maddeleri olarak da 6217 sayılı Kanunu'nun 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde ve TCK'nın 168/1-4. maddeleri gösterilmiştir.
13. Ceza Dairesi         2019/11483 E.  ,  2019/13479 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000 TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, sanık hakkında mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince sanığın temyiz itirazlarının tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE,
    II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    11/05/2015 tarihli tutanak içeriği ve mağdur beyanına göre, başka bir suç sebebiyle yakalanan sanık ..."ün müştekiye yönelik gerçekleştirdiği hırsızlık eyleminin yerini yeri göstererek oradan aldıkları hırsızlık suçuna konu bir adet bıçağı rızaen müştekiye iade ettiği ve mağdur ..."ın ise dosyası ayrı görülen suça sürüklenen çocukların yargılandıkları Malatya Çocuk Mahkemesi"nin 2015/493 Esas sayılı dosyasında 19/06/2015 tarihli duruşmadaki beyanında suça sürüklenen çocuklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına muvafakat ettiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında soruşturma aşamasında kısmi iade nedeniyle TCK’nın 168/1-4. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 01/10/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.