İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3.Ceza Dairesi’nin 30.05.2017 tarihli 2017/770 esas ve 2017/874 karar sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 286/1.maddesinde belirtilen kararlardan olduğu, kararın sanıklar müdafiilerince aynı Kanun’un 291.maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşıldığından;
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanık ... Kılıç’ın temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık müdafii 12.06.2017 tarihinde hükmü temyiz etmiş ise de, sanık ...’nin Ceza ve İnfaz Kurumu aracılığıyla gönderdiği 10.08.2018 tarihli dilekçesindeki "temyiz hakkımdan feragat etmek istiyorum, dosyamın tasdiklenip tarafıma tebliğ edilmesini talep ederim" şeklindeki beyanının temyizden vazgeçme niteliğinde olduğu anlaşıldığından , sanık ... hakkındaki hükmün İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Sanık ... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nın 288.ve 294.maddelerinde yer alan düzenlemeler dikkate alınarak, CMK’nın 289.maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile temyiz dilekçesinde;
Sanık müdafiilerinin; “sanığın, ele geçirilen uyuşturucu maddeyi kullanmak için bulundurduğunu, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğini, takdiri indirim hükümlerinin ve tecil hükümlerinin uygulanmamasının usul ve kanuna aykırı olduğunu ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3.Ceza Dairesi kararının hukuka aykırı olduğunu” belirtmeleri karşısında, temyiz isteminin CMK’nın 294/2.maddesi kapsamında olduğu ve hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede;
Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükme ilişkin “düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine” dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3.Ceza Dairesi’nin kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanık müdafiilerinin yerinde görülmeyen temyiz isteklerinin CMK’nın 302/1.maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 19.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.