15. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/3440 Karar No: 2015/5354 Karar Tarihi: 26.10.2015
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/3440 Esas 2015/5354 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkin olup, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme, davacı yüklenicinin icra takibinde kötüniyetli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, davalı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin doğru olmadığına karar vermiştir. Bu nedenle, kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddesi: İcra İflas Kanunu'nun 67/II. maddesi.
15. Hukuk Dairesi 2015/3440 E. , 2015/5354 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Milas 2. Asliye Hukuk Hakimliği Tarihi :20.11.2014 Numarası :2014/667-2014/652
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 2-İcra İflas Kanunu"nun 67/II. maddesi uyarınca, alacaklının tazminat ile sorumlu tutulabilmesi için icra takibinde haksız olmasının yanında kötüniyetli görülmesi zorunludur. Somut olayda; davacı yüklenici alacağı olduğu iddiasıyla icra takibini başlatmış, ancak akdî ilişkinin kanıtlanamaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlığın çözümü yargılama yapılmasını gerektirdiğinden ve bu durumda davacı yüklenicinin icra takibinde kötüniyetli kabul edilmesi mümkün olmadığından, davalı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de bu yanlışlığın giderilemesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda I. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın hüküm fıkrasındaki " Takip konusu asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanacak icra inkâr tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine," cümlesinin karardan çıkartılmasına, yerine “şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine" cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 26.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.