11. Ceza Dairesi 2017/4113 E. , 2018/190 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, iftira
HÜKÜM : Mahkumiyet
A) Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 Tarih 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin bulunmadığı, temel cezayı teşdit gerekçesi ile cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi taktir kılınmış ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
B) İftira suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
1) Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığının 28.04.2011 tarih ve 2011/6405 Esas sayılı iddianamesinde "" ..müştekinin amcasının oğlu olan şüphelinin müştekiye ait olan sürücü belgesini alarak, sürücü belgesinin üzerine kendi fotoğrafını yapıştırdığı ve bu sürücü belgesini kullandığını belirterek şüpheli hakkında şikayetçi olduğu, 07/04/2011 tarihli İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü"nün ekspertiz raporuna göre sahteciliğin ilk nazarda ve kolaylıkla fark edilemeyecek nitelikte olduğu cihetle, tetkik konusu sürücü belgesinin aldatma kabiliyetinin haiz olduğunun kanaatine varıldığının tespit edildiği ve şüphelinin savunmasında atılı suçlamayı kabul ettiği, müşteki beyanı, şüpheli savunması, 07/04/2011 tarihli İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü"nün ekspertiz raporu, adli emanete alınan sürücü belgesi aslının, tutanaklar ve tüm dosya kapsamından şüphelinin sahte sürücü belgesini kullanmak suretiyle atılı suçu işlediği anlaşılmakla"" denilmiş olduğu, buna göre sadece resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin fiilin gösterildiği, iftira suçu yönünden bir anlatımın bulunmadığı, sadece sevk maddesi ve suç adının yazılması ile dava açıldığının kabul edilemeyeceği; 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine göre, hükmün ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verileceği, aynı Kanunun 170. maddesinin 4. fıkrası gereğince iddianamede, suçu oluşturan olaylar ve mevcut deliller ile ilişkilendirilerek açıklanması gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında açılmayan dava nedeniyle iftira suçundan yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
2) Kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.