12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9210 Karar No: 2020/7415 Karar Tarihi: 23.12.2020
Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/9210 Esas 2020/7415 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, sanık taksirle yaralama suçundan mahkum edilmiştir. Sanık, kontrolsüz girdiği virajda karşı şeride geçerek bir araca çarpmış ve bu kazada iki kişi yaralanmıştır. Dosya incelendiğinde kusurunun bulunmadığına dair savunması reddedilmiştir. Ancak karar, cezada orantılılık ilkesi gözetilmeden verilmiş ve eksik ifade edilmiştir. Hüküm bölümünde CMK'nın 230. ve 232. maddeleri uyarınca cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezası veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına ya da bu hususlara ilişkin taleplerin kabul veya reddine ait dayanakların açıkça gösterilmesi zorunlu olmasına rağmen, sanık hakkında sürücü belgesinin geri alınmasına yönelik karar verilirken gerekçe belirtilmemiştir. Ayrıca adli para cezasının taksitlendirilip taksitlendirilmeyeceği ve belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısı da belirtilmemiştir. Bu nedenlerle, karar, yerinde görülen temyiz itirazları sonucu, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri: TCK'nın 89/4, 62,
12. Ceza Dairesi 2019/9210 E. , 2020/7415 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK’nın 89/4, 62, 50/1-a, 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii, katılan ... vekili ile katılan ... vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: 16.08.2014 günü saat 15:00 sıralarında, çift yönlü 12,70 m genişliğinde düşeyde eğimli yatayda virajlı olan kuru asfalt kaplama köy yolunda, meskun mahalde, sanık ..."in sevk ve idaresindeki kamyon ile Toki yolunu takiben İkea istikametine seyri sırasında sola viraj bulunan olay mahalline geldiğinde viraja kontrolsüz girmesi sebebiyle şerit ihlali yaparak karşı şeride girmesi sebebiyle kamyonunun sol ön kısmı ile karşı yönden gelen ve 34 metre fren izi bırakan katılan sürücü ..."ın sevk ve idaresindeki otomobilin ön kısımlarına sol karşı şerit üzerinde çarpması, çarpmanın etkisi ile otomobilin 12 metre savrularak toprak alanda durabildiği kaza neticesinde katılan sürücü ... ile otomobilde yolcu olarak bulunan ..."in basit tıbbi müdahale ile giderilemez, hayati tehlike geçirecek ve yüzde sabit iz oluşacak şekilde yarlandıkları olayda, Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın kusurunun bulunmadığına, eksik inceleme ile karar verildiğine dair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin nitelikli şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması; 2-CMK"nın ""Hükmün gerekçesinde gösterilmesi gereken hususlar"" başlıklı 230. maddesinin 1-d bendinde; cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adlî para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususlara ilişkin istemlerin kabul veya reddine ait dayanakların gerekçede gösterilmesi gerektiği düzenlemesine yer verilmiş; yine Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.09.2018 tarihli ve 2015/4-1163 Esas-2018/382 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; hüküm bölümünde CMK"nın 230. ve 232. maddeleri uyarınca cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezası veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına ya da bu hususlara ilişkin taleplerin kabul veya reddine ait dayanakların açıkça gösterilmesi zorunluluğu bulunmakta olup; dosya içeriğine göre, sanık hakkında sürücü belgesinin geri alınmasına yönelik TCK’nın 53/6. maddesindeki hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı karar yerinde tartışılmadan hüküm kurulması suretiyle CMK"nın 230/1-d maddesine aykırı davranılması, 3-Lehe hüküm talebinde bulunan sanık hakkında TCK’nın 52/4 maddesinde düzenlenen adli para cezasının taksitlendirilip taksitlendirilmeyeceğinin karar yerinde tartışılmaması, 4-Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan ... vekili ve katılan ... vekili ile sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 23.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.