23. Hukuk Dairesi 2015/3724 E. , 2016/284 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı tarafın müvekkili kooperatifin ortağı olup kendisine koopereatifçe inşa edilen C blok 1 numaralı konutun tahsis ve teslim edildiğini, kooperatif üyeliği devam ettiği sürece kooperatif genel kurullarında belirlenen aidatları ödeme yükümlülüğünün bulunduğunu, ayrıca söz konusu aidatların da kooperatifin tasviyesine ve iskân işlemlerine ilişkin olduğunu, davalının 11.04.2011, 11.04.2010 ve 22.11.2009 tarihli genel kurullarında belirlenen aidatlardan 4.350,00 TL toplam aidat borcu bulunduğunu, bu aidat borcunun genel kurul kararları gereğince aylık % 10 vade farkı ile ödeme zaruriyeti olduğunu ileri sürerek, 4.350,00 TL üyelik aidatının yine genel kurullarda belirlenen faiz oranları ile tahsil tarihinden itibaren uygulanacak vade farkı ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin kooperatife üye olurken kooperatifin tasfiyesine kadar olan tüm ödemelerini peşin yaptığını, 14.12.2004 tarihli sözleşme ile kendisine ait bulunan bağımsız bölüme ilişkin ..., ..., ... ve tapu harçları dışında genel kurulda çıkan tüm ödemelerden muaf tutulacağına karar verildiğini, müvekkilinin 2010 yılının 8. ayına kadar olan 1.670,00 TL bedelli ve 01.09.2010 tarihli tahsilat makbuzu ile 5.600,00 TL bedelli ödemeler yaptığını, söz konusu makbuzların düzenlenme tarihleri dikkate alındığında müvekkilinin 01.09.2010 tarihine kadar üzerine düşen yükümlülükleri tamamen yerine getirdiğini, müvekkilinin kendisine ait bağımsız bölümü 26.08.2010 tarihinde Selvi Eren"e sattığını, bu tarihten sonraki yeni malik tarafından kullanılan hizmetlerin bedellerinin müvekkilinden talep edilmesinin kanuna aykırı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatif üyesi her ne kadar kooperatif tarafından kendisine teslim ve tahsis edilen taşınmazı üçüncü bir kişiye devir etmiş ise de kooperatif üyeliğinin devrine dair işlemlerin gerçekleştirilmediği, ayrıca sabit fiyatlı ortaklığa ilişkin olarak alınmış bir genel kurul kararının bulunmadığı, davalı üyenin açıklanan sebeplerle genel kurulda alınan ve iptal edilmeyen geçerli olan aidat borçlarından sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 3.750,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 18 yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının fazla taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava üyelik aidatının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davalının peşin ödemeli üye olmadığı benimsenerek hesaplatılan aidat alacağı hüküm altına alınmıştır. Dosya kapsamında mevcut 14.12.2004 tarihli sözleşmeyle kooperatifin kaşesi ve tek imzasıyla davalının tüm ödemelerini anahtar teslimi karşılığı yaptığı ve sadece ..., ..., ... ve her türlü tapu ve harçlarını ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Bu sözleşmenin kooperatifi temsile ve ilzama yetkili kişiler tarafından imzalanıp imzalanmadığı araştırılmamış ise de, peşin ödemeli üyelik kabulü için gerekli olan herhangi bir genel kurul kararının dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde ise kooperatifin kendi kayıtlarında davalı aleyhine herhangi bir alacak kaydı tespit edilememiştir. İzah edilen bu durumlar karşısında, kural olarak davalının peşin ödemeli üye olmadığı kabul edilebilirse de 14.12.2004 tarihinden sonra kooperatif tarafından 01.09.2010 tarihine kadar davalıdan herhangi bir ödeme talebinde bulunulmayışının sebebinin araştırılmadığı, keza davalının aidat borçlusu üye olduğu ileri sürüldüğüne göre borcunu ödemediği ileri sürülen davacıya C blok 1 no"lu dairenin tahsis ve tesliminin neden yapıldığının incelenmediği, yine 01.09.2010 tarihinde davalı tarafından yatırılan 5.600,00 TL"nin ne sebeple davacı tarafa ödendiğinin taraflardan sorulup varsa dayanağı belgelerin temin edilmediği anlaşılmakla, bu hususlar üzerinde durularak sonucuna göre davalının davacı kooperatif tarafından zımni olarak peşin ödemeli üye kabul edilip edilmediğinin değerlendirilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.