Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/22268 Esas 2017/8245 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/22268
Karar No: 2017/8245
Karar Tarihi: 18.09.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/22268 Esas 2017/8245 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/22268 E.  ,  2017/8245 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı banka şubesinden 22.000,00-TL tutarlı tüketici kredisi kullandığını, 28.08.2013 tarihinde bankaca belirtilen bakiye borcunu kapattığını ve taşınmazı üzerindeki ipoteğin fekkini istediğini, ancak banka tarafından talebinin reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere tüketici kredisine teminat olarak alınan taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki ile her ay yapılan 5,00-TL fazla ödemenin 47 aylık tutarı olan toplam 235,00-TL’nin dava tarihinden itibaren, krediden yapılan 1.504,98-TL haksız kesintinin 18.08.2009 sözleşme tarihinden itibaren, 96,76-TL ihtar masrafının 28.08.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, ipoteğin fekki talebi yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, alacak talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, vekalet ücreti yönünden davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava tarihinde ipoteğin fekki şartlarının gerçekleşmediği ve yargılama sırasında yapılan ödeme sonrası ipoteğin fek edilmesinden dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve davacının dava açmakta haklı olmaması nedeniyle kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13/1. hükmü dikkate alınarak ipotek bedeli olan 75.000,00-TL üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK’un 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm bölümünün 7. bendinde yer alan "Davalı vekili için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1-2 maddesine göre takdir olunan 750-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" cümlesinin çıkartılarak yerine “Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan ... 13/1. maddesi gereğince hesaplanan 8.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.