4. Hukuk Dairesi 2016/16746 E. , 2017/2589 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi sıfatıyla
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/11/2012 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07/09/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, ...’dan yaşlılık aylığı almakta iken ölen kişinin vefatından sonra hesabına yatırılan aylıkların ATM’den çekilmesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, yaşlılık aylığı almaktayken 25/04/2003 tarihinde vefat eden ...’nin vefat tarihinden sonra 21/05/2003 – 20/04/2004 tarihleri arasında 3.995,40 TL aylığın davalı tarafından çekildiğinin Ziraat Bankası Yenimahalle Şubesi ile yapılan yazışmalardan tespit edildiğini, Sosyal Güvenlik Kontrol Memuru Osman Bezci tarafından yapılan soruşturma sonucunda düzenlenen tutanağa göre müteveffa ...’nin cenazesinin iki erkek kardeşiyle birlikte yeğeni olan davalı tarafından kaldırıldığının ifade edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali isteminde bulunmuştur.
Davalı, ...’da ikamet ettiğini ve ölümünden önce halası olan müteveffa ... ile yaşamadığını, halasının vefatı üzerine cenazesini kaldırdığını ve ölüm evraklarını gerekli yerlere verdiğini, Ziraat Bankasının bankamatik kartını neden iptal etmediğini bilmediğini, maaşların ATM’den çekilmesi ile bir ilgisinin olmadığını, halası evden çıkamadığı için komşuları tarafından maaşının çekildiğini ödeme emrinin tebliği üzerine öğrendiğini ileri sürerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile davalının icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, davacı lehine icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmiştir.
1-Mahkemece Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 25/12/2014 tarih, 2014/27132 esas, 2014/28295 karar sayılı bozma ilamına uyularak yargılama asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla yapılmasına rağmen, yeniden gerekçeli karar başlığında “iş mahkemesi sıfatıyla” yazılması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Dosyada bulunan bilgi ve belgelerden, ölen ...’nin 1922 doğumlu ve bekar olduğu, erkek kardeşlerinin ise 1981, 1977, 1943 ve 1990 yıllarında kendisinden önce vefat etmiş oldukları, davalının 1990 yılında vefat eden ...’nın kardeşi ...’nin oğlu olduğu, ... tarafından aylıkların kim tarafından çekildiğinin tespitine ilişkin yapılan araştırmada, ... yoklama memurları tarafından ifadesine başvurulan ölen
...’nin komşusu olup 5 nolu dairede oturan 1929 doğumlu ...’in tarih içermeyen ve imzadan imtina ettiği ifadesine dayalı olarak aylıkların davalı tarafından çekildiği kanaatiyle temyize konu davanın açıldığı, aylıkların çekildiği ATM’lerin kamera kayıtlarına ilişkin bir araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Davalının halasının ölümünden önce kiminle yaşadığı, ihtiyaçlarını kimin karşıladığı yönünde ... İlçe Emniyet Müdürlüğünden alınan cevabi yazı ve yargılama sırasında tanık olarak ifadelerine başvurulan ölen ..."nin yeğenlerinden ... ve diğer tanık ..."nin beyanlarına göre de aylıkların davalı tarafından çekildiğine dair herhangi bir delil bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Şu halde, mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, ispatlanamayan davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken bir kısım tanıkların soyut beyanlarına dayalı olarak istemin kabul edilmiş olması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.