23. Hukuk Dairesi 2015/7100 E. , 2016/246 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 17.04.2014 gün ve 2013/9212 Esas, 2014/3026 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin ve davalı ..."nun, davalı kooperatifin üyesi olduklarını, müvekkilinin 202 ada 1 parselin, davalının ise 202 ada 2 parselin sahibi olduğunu, tarafların kat irtifakı ve kat mülkiyeti tesis edilmediğinden bütün alanların ortak sahibi olduklarını, davalı ..."ın yasal olmayan şekilde müvekkilinin payına tecavüz ederek, ruhsata ve vaziyet planına aykırı olarak, imar planında bulunmayan sitenin ortak alanına kaçak bahçe duvarı yaptığını, kaçak inşaatın yıkılmamasından davalı kooperatifin de sorumlu olduğunu ileri sürerek, bahçe duvarı yapılması suretiyle oluşan elatmanın önlenmesini, duvarın yıkılması ve eski hale getirilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, dava konusu her iki parselin de malikinin müvekkili olduğunu, davacının üyesi olduğu kooperatife karşı açtığı davanın husumetten reddi gerektiğini, 23.10.2011 tarihli genel kurulda uygulamalı vaziyet planının görüşülerek, yönetim kurulunca kesin karar verilmek üzere değerlendirilmesine ilişkin karar alındığını, bu karara karşı dava açılmadığını, 1997 tarihli vaziyet planı ve kur"a zaptına göre su basmanı dışında kalan kısımların davacıya ait olmadığını, tecavüz iddiasının gerçek olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, henüz kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmadığını, müvekkilinin duvarının, çevre düzenleme planına göre kendi kullanım alanında bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre dava konusu taşınmazın davalı kooperatif adına kayıtlı olduğu, kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmadığı, ferdi mülkiyete geçilmediği, tahsis belgesinin tek başına dava açma hakkı vermeyeceği, 23.10.2011 tarihli genel kurulda uygulamalı vaziyet planının görüşüldüğü, vaziyet planının yönetim kurulunca kesin olarak değerlendirilmesi hususunun kararlaştırıldığı, genel kurul kararına karşı davacının bir itirazı olmadığı ve kararın kesinleştiği, davacının aktif dava açma ehliyeti olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 17.04.2014 tarih ve 2013/9212 esas, 2014/3026 karar sayılı ilamıyla karar bozulmuştur.
Bu kez, davalı ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 08,40 TL harç ve takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak ..."ye gelir kaydedilmesine, 20.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.