Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/129 Esas 2017/3555 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/129
Karar No: 2017/3555
Karar Tarihi: 26.04.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/129 Esas 2017/3555 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/129 E.  ,  2017/3555 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R

    Dava, iş kazasına uğrayan davacının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkeme, maddi tazminat talebinin kabulü ile 15.000TL maddi tazminatın, 29.11.2008 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; manevi tazminatın kısmen kabulü ile 5.000TL manevi tazminatın, 29.11.2008 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir.
    6100 sayılı HMK m. 294 "Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur. Hükmün tefhimi, her hâlde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hâllerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. Hükmün tefhimini, duruşmada bulunanlar ayakta dinler. Hükme ilişkin hususlar, niteliğine aykırı düşmedikçe, usule ilişkin nihai kararlar hakkında da uygulanır." hükmünü ihtiva etmektedir. HMK m. 298/2 de "Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz." düzenlemesine yer verilmiştir.
    Temyize konu dosyada kısa kararda; 15.000TL maddi tazminatın ve 5.000TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 29.11.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararda ise 5.000TL manevi tazminatın 29.11.2008 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiştir.

    Tefhim edilerek yazdırılan kısa karardan sonra gerekçeli kararda değişiklik yapılması yasanın emredici kuralına açıkça aykırı olup, usule ve yasaya aykırı olan bu durum bozma nedenidir.
    O halde kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki açık çelişki sebebiyle, sair yönler incelenmeksizin kararın bozulması gerekir.
    SONUÇ: Hükmün, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 26.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.