Tehdit - yaralama - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/14043 Esas 2020/9885 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/14043
Karar No: 2020/9885
Karar Tarihi: 14.09.2020

Tehdit - yaralama - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/14043 Esas 2020/9885 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hakkında sair tehdit ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak mağdurun şikayetinden vazgeçtiği anlaşıldığından, sanık hakkındaki sair tehdit ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçları yönünden düşme kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca bütün suçlar yönünden, basit yargılama usulüne ilişkin düzenleme getiren 17.10.2019 tarihli yasa ile verilecek kararla ilgili özel yasa yolunun getirilmiş olduğu, ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak 01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarla seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmayacağına dair geçici bir düzenlemenin getirildiği belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin kararında ise, söz konusu geçici madde hükmünün \"kovuşturma evresine geçilmiş\" kısmının Anayasa'ya aykırı olduğu belirtilerek iptal edildiği ve sanık lehine düzenleme getirilen yeni düzenlemenin kovuşturma evresine geçilmiş dosyalar bakımından uygulanması gerektiği belirtilerek, suçlar yönünden Anayasa, TCK ve CMK gereğince yeniden
4. Ceza Dairesi         2016/14043 E.  ,  2020/9885 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, yaralama, kişilerin huzur ve sükununu bozma
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Sanık hakkında TCK"nın 106/1- 2. cümlesinde düzenlenen sair tehdit ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından verilen mahkumiyet kararlarının incelenmesinde; mağdurun hükümden sonra 02/12/2015 tarihli dilekçesi ile sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçtiği, sanığın yargılama sırasında da şikayetten vazgeçme olursa kabul edeceği yönünde beyanda bulunduğu anlaşıldığından, sair tehdit ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçları yönünden şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması,
    2- Kabule göre de; bütün suçlar yönünden;
    17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Yasa"nın 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde "Basit Yargılama Usulü"ne ilişkin düzenleme getirilmiş ve 252. maddesinde de verilecek kararla ilgili özel yasa yolu (itiraz) getirilmiştir. Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Yasa"nın 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"na geçici madde 5"in (d) bendinde; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarla seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" düzenlemesi getirilmiştir.
    Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen AYM, (25.06.2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19.08.2020, Sayı:31218), sözü geçen geçici madde 5/d" deki düzenlemedeki, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38 nci maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
    AYM kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de; hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresi kesinleşmeye kadar devam ettiği için (5271, m.2/1-f), temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından da lehe düzenleme getirilmesi ve mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi nedeniyle (5271, m.251/3), yeniden değerlendirme yapılması gerekir.
    AYM"nin bu iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, geçici maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1 maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddesi gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.