
Esas No: 2016/8582
Karar No: 2019/4571
Karar Tarihi: 18.06.2019
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/8582 Esas 2019/4571 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu .../Demirciler Köyü çalışma alanında bulunan 103 ada 5; 161 ada 7, 14; 199 ada 19, 22; 200 ada 6, 10; 201 ada 1; 303 ada 2; 304 ada 3; 305 ada 3; 306 ada 9; 307 ada 1; 309 ada 1 ve 310 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, zilyetler arasında pay devri ve hibe nedeniyle davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına, 199 ada 12 ve 202 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar ise aynı nedenlerle davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... ile dava dışı ... adına müşterek mülkiyet şeklinde tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak miras payları oranında tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli (304 ada 3 parsel hariç) taşınmazların davalılar adına mevcut tapu kayıtlarının davacıların hisseleri oranında iptali ile, bu kez iptal edilen taşınmazlarda davacılar hissesinin ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nce düzenlenmiş 21.10.2011 gün 2011/251 Esas, 2011/273 Karar sayılı veraset ilamındaki hisseleri oranında adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların müşterek muris Hüseyin’den intikal ettiği ve terekenin taksim edilmediği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklar çekişmeli taşınmazların tarafların müşterek murisi ...’dan intikal ettiği, Hüseyin terekesinin taksim edilmediği; ancak çekişmeli taşınmazların davalı tarafça kullanıldığını beyan etmişlerdir. Ancak çekişmeli taşınmazlara ait tutanak içerikleri incelendiğinde ise davacıların murisi babası ve müşterek muris Hüseyin’in oğlu olan Yunus’un taşınmazlardaki payını 1977 yılında davalıların babası ...’a sattığının belirtildiği, bir kısım davalılarca da bu husus savunulduğu halde; mahkemece bu husus üzerinde durulmamış; tutanak içeriğinde yer alan bu husus dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklara sorulmamış; bu şekilde tutanak içeriği denetlenmemiştir. Öte yandan Mahkeme gerekçesinde 304 ada 3 parsel sayılı taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve terekenin taksim edilmediği kabul edildiği halde, hüküm fıkrasında 304 ada 3 parsel ile ilgili olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Eksik araştırma, incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için mahkemece mahallinde, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan oldukça yaşlı şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından davacıların babası Yunus’un, davalıların babası ...’a çekişmeli taşınmazlardaki payını devredip etmediği sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişki bulunduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkiler giderilmeye çalışılmalı, fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli kroki rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre tüm çekişmeli taşınmazlar hakkında davanın tarafları yönünden bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece açıklanan hususlar göz önünde bulundurulmaksızın, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi kabule göre de çekişmeli 199 ada 12 ve 202 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında paydaş olmakla beraber davanın tarafı olmayan tapu maliki ... aleyhine hüküm kurulması da isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,18.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.