23. Hukuk Dairesi 2015/1493 E. , 2016/229 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili avukat ... ile davalı vekili avukat ... gelmiş olup, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili, taraflar arasında adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ek sözleşme imzalandığını, sözleşmeler gereğince inşaatı süresinde teslim etmediğini ileri sürerek, ek sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmelerin adi yazılı olup, resmi şekline uygun yapılmadığından geçersiz oldukları, tarafları bağlayıcı olması için yasal koşulların geçekleşmediği, geçersiz sözleşmeye dayanılarak cezai şart istenemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Mahkemece, kararın gerekçesinde taraflar arasındaki tarihsiz adi yazılı ek sözleşmenin şekil yönünden geçersizliğine işaret edildikten başka 26.08.2010 günlü adi yazılı asıl sözleşmenin de yine şeklen geçersiz olduğu belirtilmiştir. Oysa, sözleşme konusu inşaatın yüklenici tarafından tamamlandığı ve yapı kullanma izin belgesinin dahi alındığı dosya kapsamındaki belge ve bilgilerden anlaşılmakta olup,bu durum sözleşmenin ifa ile sonuçlandığı anlamına geldiğinden, 30.09.1988 tarih 1987/2 Esas ve 1988/2 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca artık sözleşmenin geçersizliğinden sözedilmesi mümkün değildir. Ne var ki, ek sözleşme de adi yazılı olup - verilen ilave süre dışında – asıl sözleşmeyi ağırlaştırıcı hükümler içerdiği ve yukarıda belirtilen içtihadı birleştirme kararı gereğince ifa ile sonuçlandığı, bundan dolayı da artık geçersizliğinin ileri sürülemeyeceğinden bahsedilemeyeceği nazara alındığında, mahkemece bu gerekçelerle davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçelerle reddi doğru olmamış ise de, verilen karar sonucu itibariyle doğru olduğundan HUMK"nun 438/ son maddesi gereğince mahkeme kararının değiştirilen bu gerekçeyle onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yularıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının değişik gerekçe ile ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.350.00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacılara verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.