10. Hukuk Dairesi 2018/3278 E. , 2019/339 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve fer"i müdahil Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkim, ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacının, davalı iş yerinde 01.09.1996-12.04.2009 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığının tespiti ile bu süreler içinde yatırılmayan primlerin almış olduğu son gerçek ücret olan 1.350,00 TL üzerinden davalı şirket tarafından yatırılması, kurum kayıtlarının düzeltilmesi ile diğer hizmetleri ile birleştirilmesini istediği eldeki davada, Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılamada, davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın 79. maddesi ile 5510 sayılı Yasa’nın 86. maddesidir. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
İnceleme konusu davada, davacının yurt dışında bulunduğunun tespit edildiği 09.02.2006-23.03.2006 ile 09.09.2007-20.11.2007 tarihleri ile geçirdiği kaza nedeniyle çalışamadığı Mayıs 2008-Kasım 2008 tarih aralığı gözetilmek suretiyle, 02.05.2003-08.11.2003 arası çalışmasının başka iş yerinde gerçekleştiğinin anlaşılması halinde anılan dönem öncesi yönünden hak düşürücü süreye uğrayıp uğramayacağı hususu irdelenmeli, ayrıca davacının beyanı alınmak suretiyle çalışılan iş yerleri sorulmalı, bildirimlerin başka iş yerlerinden yapıldığı iddiası kapsamında, şayet bildirime konu iş yerlerinin, davalı iş yerinden bağımsız, farklı iş yerleri olduğunun belirlenmesi halinde, dava dışı iş verenlerin, HMK 124. madde kapsamında katılımı sağlanıp, anılan iş yerlerine husumet yöneltilmelidir.
Konuya ilişkin işçilik alacağı dosyası, onanmak suretiyle kesinleşmişse sonucu gözetilmek suretiyle, davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek, toplanan kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 7. maddesine eklenen 4. fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma resen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi Kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiş olup, davanın nihai amacının, niteliği itibariyle sigortalılık haklarına ilişkin olup davalı kurumun davada işlemi tesis eden yasal hasım durumunda olması sebebiyle davalı olup, fer"i müdahil olarak kabul edilemeyeceği dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı ve fer’i müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.