Tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/13992 Esas 2020/9877 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13992
Karar No: 2020/9877
Karar Tarihi: 14.09.2020

Tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/13992 Esas 2020/9877 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, suçların tehdit ve yaralama olduğu ve sanığın mahkum olduğu belirtilmiştir. Yaralama suçuyla ilgili cezanın verildiği tarihte temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından temyiz isteği reddedilmiştir. Ancak, Tehdit suçundan verilen hükümle ilgili temyiz isteği reddedilmemiş ve karar incelenmiştir. Kararın incelenmesi sonucunda, sanığın aynı kişiye karşı birden fazla suç işlediği için zincirleme suç hükümleri uygulanarak fazla ceza alması gerektiği belirtilmiştir. Sanığın daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunmasına rağmen, bu kararın kesinleşme tarihi itibariyle engel oluşturmadığı için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, sanığın temyiz itirazlarının yerinde görüldüğü ve kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda kullanılan kanun maddeleri TCK'nın 43/1 ve CMK'nın 317, 231/8 ve 321 maddeleridir.
4. Ceza Dairesi         2016/13992 E.  ,  2020/9877 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Yaralama suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ün tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    2-Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    a)TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanabilmesi için, bir suç işleme kararıyla, değişik zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi gerekli olup sanığın, araya uzun bir zaman aralığı girmeksizin aynı eylemin devamı niteliğindeki eylemlerinden dolayı hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanarak fazla ceza tayini,
    b)Kabule göre de;
    Sanığın sabıkasında görülen kararların hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olması, CMK’nın 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” cümlesi eklenmiş ise de, daha önce verilen hükmün açıklanmasına geri bırakılmasına dair kararların kesinleşme tarihi itibariyle engel oluşturmaması karşısında, sanık hakkında ""sanık hakkında daha önceden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunduğundan" şeklindeki kanuni olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık ..."ün temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.