11. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/780 Karar No: 2019/7599 Karar Tarihi: 27.11.2019
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/780 Esas 2019/7599 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2019/780 E. , 2019/7599 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Tüketici Mahkemesince verilen 06/11/2018 tarih ve 2018/253-2018/737 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, kendisi tarafından 01/11/1999 tarihinde Yurt Bank A.Ş"ye yatırılan 14.550,63 TL"nin banka personelinin, banka sahiplerinden aldıkları talimat ve prim vaadi ile aldatıcı ve kasti yönlendirmesiyle off-shore hesabına aktarıldığını, bankaya el konulmasından sonra kendisine ödenmeyen paranın tahsili için 28/03/2002 tarihinde icra takibi başlattığını, icra takibine itiraz edilmesi üzerine İstanbul 28. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/174 esas sayılı dosyasında 14.550,63 TL’nin takip tarihi olan 28/03/2002 tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verildiğini, ancak fazlaya ilişkin hakları saklı olmasına rağmen paranın yatırılmış olduğu 01/11/1999 tarihi ile takip tarihi olan 28/03/2002 tarihleri arasında işleyen faiz dikkate alınmadan karar verildiğini ileri sürerek 14.550,63 TL asıl alacağın 01/11/1999 tarihi ile takip tarihi olan 28/03/2002 tarihleri arasında işlemiş olan bankalarca mevduata uygulanan en yüksek ticari avans faizinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; borcun asıl sorumlusunun TMSF olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. İhbar olunan TMSF vekili; davacının serbest iradesiyle parasını devlet güvencesi altında olmayan off-shore hesabına yatırdığını ve bu nedenle sonuçlarına katlanması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir. İhbar olunan ... vekili; dava konusu alacağa ilişkin müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; İstanbul kapatılan 28. Asliye Ticaret Mahkemesince davalı İNG BANK yönünden icra dosyası nedeniyle yapmış olduğu itirazın 14.550,63 TL yönünden devamına ve alacağın takip tarihi 28/03/2002 tarihi itibariyle %70 oranı aşmamak üzere değişen oranlarda reeskont faiz işletilmesine karar verildiği Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2014/13831 Esas ve 2015/4779 Karar sayı ve 02/04/2015 tarihinde düzeltilerek onanmasına karar verildiği ve kararın kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle daha önce kesin hükme bağlanmış olması nedeniyle dava şartı yokluğundan DAVANIN REDDİNE karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 6502 sayılı Yasa"nın 73/2.maddesi gereğince tüketici mahkemelerinde tüketici tarafından açılan davalar harçtan muaf olduğundan davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 27/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.