Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/19-35
Karar No: 2013/877
Karar Tarihi: 26.06.2013

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/19-35 Esas 2013/877 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/19-35 E.  ,  2013/877 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: Kastamonu Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİH: 05/09/2012
    NUMARASI: 2012/702-2012/1279

    Taraflar arasındaki “menfi tespit” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kastamonu Sulh Hukuk Mahkemesi’nce davanın kabulüne dair verilen 01.12.2010 gün ve 230/1772 E., K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 07.03.2012 gün ve 2011/15780 E., 2012/3657 K. sayılı ilamı ile;
    (...Davacı vekili, icra takibine konu edilen bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin iyi niyetli yetkili hamil olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen Kriminal Polis Laboratuar raporuna göre bonodaki keşideci imzasının davacının eli mahsulü olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, icra takibine konu edilen bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, davalı banka bonoyu ciro yolu ile elde etmiş olduğundan kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava konusu icra takibi kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olup, bu takipte çıkarılan ödeme emrinin tebliğinden yaklaşık 3 ay sonra yapılan haciz sırasında tutulan 28.06.2009 tarihli haciz tutanağındaki "borcu ödeyecek gücüm yoktur" beyanının borcun kabulü anlamına geldiğinin ve haciz tehdidi ile verilmiş bir beyan olmadığının kabulü gerekir. Mahkemece bu yönlerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşürülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davalı vekili

     HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
    Mahkemece; davanın  kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Özel Daire’ce yukarıda başlık bölümünde gösterilen nedenlerle bozulmuştur.
    Yerel mahkemece, önceki kararda direnilmiş; hükmü temyize davalı vekili getirmiştir.
    Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; borçlunun, 28.06.2009 tarihinde yapılan haciz esnasında; “bu borcumu şimdilik ödeyecek gücüm yoktur. Borcumu en kısa zamanda halledeceğim” şeklinde beyanda bulunmasının, borcun kabulü anlamına gelip gelmediği noktasında toplanmaktadır.
    Davaya konu kambiyo senedi  borçlusu M. A., lehdarı, dava dışı ....İnş. Malz. Ltd.Şti olan 3.600,00 TL bedellidir. Bu senede dayalı olarak Kastamonu 2. İcra Müdürlüğü"nün 2009/1767 esas sayılı takip dosyasında borçlu (davacı) aleyhine icra takibi başlatılmış olup, kambiyo senetlerine özgü

    ödeme emri 23.03.2009 tarihinde borçluya tebliğ edilmiş, borçlunun itiraz etmemesi üzerine takip kesinleşmiştir.
    Alacaklının haciz talebi üzerine, 28.06.2009 tarihinde yapılan birinci haciz esnasında borçlu(davacı) beyanında aynen; “Bu borcumu şimdilik ödeyecek gücüm yoktur. Borcumu en kısa zamanda halledeceğim” şeklinde ifade kullandığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
    Bu itibarla, ödeme emrine karşı itiraz ileri sürülmeksizin kesinleşen icra takibinden üç ay sonra yapılan haciz işlemi esnasında, davacı tarafından sarf edilen bu sözlerin, borcun kabulü olarak benimsenmesinin gerektiğine Genel Kurul çoğunluğunca karar verilmiştir.
     Genel Kurul görüşmelerinde bir kısım üyelerce; bahse konu borçlu beyanında açıkça kambiyo ilişkisini kabul eden ifadelerin yer almaması ve haciz baskısı altında söylenen sözler olması nedeniyle, borcun kabulü olarak nitelendirilmemesinin gerektiği ifade edilmiş ise de, bu görüş kurul çoğunluğu tarafından yukarıda açıklanan gerekçelerle kabul edilmemiştir.
    O halde; Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, aynı Kanunun 440/III-2  maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,  26.06.2013 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi