14. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1273 Karar No: 2018/6312 Karar Tarihi: 30.10.2018
Çocuğun cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - şantaj - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/1273 Esas 2018/6312 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve şantaj suçlarından dolayı inceleme yapılmıştır. İncelenen davada, şantaj suçunun 5237 sayılı TCK'nın 107/2. maddesinde düzenlediği ve 5237 sayılı Kanunun 66/1-e, 67/4. maddeleri gereğince altı yıllık asli ve ilaveli dava zamanaşımı süresine tâbi olduğu tespit edilmiştir. Suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davalarının aynı Kanunun 322 ve 5271 sayılı CMK'ın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle düşmesi gerektiği açıklanmıştır. Hükümler bozulmuştur ve mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Davaya bakma ve delilleri takdir etme görevinin Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu hatırlatılmıştır. Kanun maddeleri açıklandığında, suça sürüklenen çocukların işledikleri şantaj suçunun 5237 sayılı TCK'nın 107/2. maddesinde düzenlendiği, 6545 sayılı Kanunun 59. maddesi ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 103/1. maddesinin birinci cümlesinde düzenlenen suçun üst sınır
14. Ceza Dairesi 2018/1273 E. , 2018/6312 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, şantaj HÜKÜM : ..."nun atılı suçlardan beraatine, ..., ..., ..., ..., ..."ın atılı suçlardan mahkumiyetlerine
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suça sürüklenen çocuklar hakkında şantaj suçundan verilen hükümlerin incelenmesinde; Oluşa uygun kabule göre suça sürüklenen çocukların işledikleri şantaj suçunun 5237 sayılı TCK"nın 107/2. maddesinde düzenlenmiş olup öngürülen cezanın üst sınırı itibariyle aynı Kanunun 66/1-e, 67/4. maddeleri gereğince altı yıllık asli ve ilaveli dava zamanaşımı süresine tâbi bulunduğu ve suç tarihi olan 21.10.2011"den inceleme gününe kadar bu sürenin dolduğu gözetilerek hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davalarının aynı Kanunun 322 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle DÜŞMESİNE, Suça sürüklenen çocuklar hakkında cinsel istismar suçundan verilen hükümlerin incelenmesinde; İddianame içeriğine göre suça sürüklenen çocukların eylemlerine uyan 6545 sayılı Kanunun 59. maddesi ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 103/1. maddesinin birinci cümlesinde düzenlenen suçun üst sınırının 15 yıla kadar hapis cezası olarak belirlenmesi karşısında, atılı suçla ilgili davaya bakma ve bu kapsamda delilleri takdir ve değerlendirme görevinin 5235 sayılı Kanunun 12. maddesi gereğince Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafiileri ve katılan mağdur vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkları saklı kalmak kaydıyla hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 30.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.