19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/13749 Karar No: 2020/10077 Karar Tarihi: 08.07.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13749 Esas 2020/10077 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/13749 E. , 2020/10077 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre, katılan vekilinin temyiz dilekçesi içeriğine göre yalnızca sanık ... hakkında kurulan beraat hükmünü temyiz etmiş olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; I-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; Eyleme ve suça yönelik katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, II-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, suça konu eşyanın gümrüklenmiş değeri dosyanın tarafsız ve bağımsız bilirkişiye tevdii ile dosya üzerinden tespit edilmek suretiyle; 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Kabule göre ise; 1-Adli sicil kaydına göre mükerrir olduğu anlaşılan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması, 2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E. , 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 3-Dava konusu gümrük kaçağı eşyanın TCK’nın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken TCK’nın 54/1. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yeniden yapılacak yargılamada CMUK’nın 326/son maddesi hükmünün gözetilerek yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08/07/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.