11. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/360 Karar No: 2019/7592 Karar Tarihi: 27.11.2019
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/360 Esas 2019/7592 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar, davalılardan para tahsil edip geriye ödenmediğini iddia ederek alacak davası açmıştır. Bu davada Essen Asliye Hukuk Mahkemesi, davacıların lehine karar vermiştir. Davacılar asıl ve birleşen davada yabancı mahkeme kararı ile masraf tespit kararının tenfizini talep etmiştir. Ancak davalılar, tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararının usuli şartların oluşmaması nedeniyle tenfiz edilemeyeceğini savunmuştur. Mahkeme, yargılama sonucunda dava şartının gerçekleşmemesi nedeniyle davaların usulden reddine karar vermiştir. Davacılar bu kararı temyiz etmiştir. Yargıtay, mahkemenin kararını uygun bulmuş ve davacıların temyiz itirazlarını reddetmiştir. Kararda MÖHUK’un 34 ve 38. maddeleri geçmektedir. Ancak bu maddeler hakkında ayrıntılı bir açıklama yapılmamıştır.
11. Hukuk Dairesi 2019/360 E. , 2019/7592 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 25/10/2018 tarih ve 2018/425-2018/633 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacılar vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacılar vekili, davalıların müvekkillerinden para tahsil edip geriye ödemediklerini, bunun üzerine davalılar aleyhine Essen Asliye Hukuk Mahkemesinde alacak davası açıldığını, 19.01.2005 tarihinde davanın müvekkilleri lehine sonuçlandığını, kararın 21.07.2005 tarihinde kesinleştiğini ileri sürerek asıl ve birleşen davada yabancı mahkeme kararı ile masraf tespit kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararında MÖHUK’un 34 ve 38. maddelerdeki usuli şartların oluşmamış olduğunu, müvekkillerine dava dilekçesinin ve kararın usulüne uygun tebliğ edilmediğini, ayrıca kararın kamu düzenine de aykırı bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; dava konusu yabancı mahkeme kararının dava tarihi itibariyle kesinleşmediği ve bu suretle dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalılar yararına hükmedilen maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 52,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacılardan alınmasına, 27/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.