11. Hukuk Dairesi 2019/470 E. , 2019/7588 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK VE İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/10/2018 tarih ve 2014/1106-2018/388 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin 03/07/2009 tarihinde Kadıköy-Avcılar-Büyükçekmece seferini yapan deniz otobüsünde yolcu olarak bulunduğunu, son durak olan Büyükçekmece"de inerken iniş platformunun çok dik ve inişe elverişsiz olması sebebiyle düşerek yaralandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500 TL maddi ve 20.000 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 01.10.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 24.936 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; davaya bakma görevinin İstanbul Denizcilik İhtihasas Mahkemesi"ne ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesini, deniz otobüsünden inen bir çok yolu olmasına rağmen yaralanan tek yolcunun davacı olduğunu, davacının şahsi kusuru olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı tarafın 03/07/2009 tarihinde Kadıköy-Avcılar-Büyükçekmece seferini yapan deniz otobüsünden son durak olan Büyükçekmece"de inerken iniş platformunun çok dik ve inişe elverişsiz olması sebebiyle düşerek yaralandığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu ancak davacının diğer yolcuların itmesi sonucunda mı düştüğü hususunda tam bir kanaat oluşmadığı ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, denizde yolcu taşıma sözleşmesi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazminine ilişkin olup, davacı yolcunun davalı işletmeye ait gemiden inişi sırasında gemiyi henüz terketmeden düşmesi sonucu ayağının kırıldığı anlaşılmaktadır.
Olay tarihi itibariyle yürülükte bulunan mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun taşıyanın ölüm veya cismani zarar halindeki mükellefiyetleri başlıklı 1130. maddesinde “Taşıyanın yolcuları sağ ve salim olarak ulaştırma mükellefiyeti ve bu mükellefiyetin yerine getirilmemesi neticesinde yolcular ve ölümleri halinde yardımlarından mahrum kalanlar lehine doğan tazminat hakları 806 ncı madde hükümlerine tabidir.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu durumda taşıyanın, yolcuları sağ ve salim olarak ulaştırma mükellefiyeti ve bu mükellefiyeti yerine getirmemesi neticesinde yolcunun uğramış olduğu cismani zararı 6762 sayılı TTK’nın 1130. ve bu maddeki atıfla 806. maddesi kapsamında gidermekle yükümlüdür.Somut olayda, anılan yasa hükümleri ve davacının kusurunun bulunup bulunmadığı değerlendirilerek tazminat hesabı yaptırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz gerekçe ile karar verilmesi doğru olmamış hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.