Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/27609 Esas 2013/4288 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi   tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından borçlu hakkında Gebze 2. İcra Müdürlüğü’nde bir adet çeke dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, borçlu  02.3.2012 tarihinde İcra Mahkemesi’ne başvurarak takip dayanağı çekin takibin kesinleşmesinden önce zamanaşımına uğradığından bahisle takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Takip dosyasının incelenmesinde, borçlunun, Gebze 2. İcra Daire’sinde yürütülen takibe yetki yönünden itiraz ettiği, alacaklı vekilinin Gebze İcra Mahkemesi’nin 07.12.2010 tarih ve 2010/586-897 sayılı yetkisizlik kararı uyarınca 27.12.2010 tarihinde icra dosyasında gönderme talebinde bulunduğu, alacaklı tarafından gönderme talebinden sonra 26.12.2011 tarihli yenileme talebine kadar dosyada takibin devamını sağlamak üzere herhangi bir işlem yapılmadığı görülmekle, bu tarihler arasında TTK.nun 726/1. maddesindeki 6 aylık zamanaşımı süresi dolmuştur.
Her nekadar mahkemenin gerekçesinde, alacaklının tavzih talebi nedeni ile takip dosyasında işlem yapılamadığı, bu gecikmenin de alacaklı aleyhine yorumlanamayacağı sebebi ile zamanaşımının oluşmadığından bahisle zamanaşımı itirazı reddedilmiş ise de; alacaklının tavzih talebine konu olan, yetkisizlik kararının karar başlığında icra dairesinin ve takip dosyası numarasının yanlış yazılmış olmasının zamanaşımını kesen bir sebep olmadığı, bununla birlikte, alacaklı tarafından talep edilmesine rağmen takip dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmemiş olması icra müdürlüğünün bir eksikliği gibi görünse de; alacaklının, talep gereğini yerine getirmeyen icra müdürlüğüne yeniden başvurmayarak takibi işlemsiz bırakmış olması karşısında zamanaşımının işlemeyeceği sonucuna varılamaz. Zira, talep gereğini yerine getirmeyen icra müdürlüğü hakkında şikayet yoluna başvurularak gereğinin yerine getirilmesinin sağlanacağı da tabibidir.
O halde, mahkemece gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine dair karar verilmesi isabetsizdir. 
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/02/2013 günündeoybirliğiyle karar verildi.