14. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/3051 Karar No: 2018/623 Karar Tarihi: 24.01.2018
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/3051 Esas 2018/623 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2017/3051 E. , 2018/623 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, 11.04.2016 tarihinde verilen dilekçeyle önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 21.02.2017 tarihli hükmün Ankara Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi davalı ... vekili tarafından talep edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü.
K A R A R Davacı, 95570 ada 4 parsel sayılı taşınmaza paydaş olduğunu, davalıların 15/04/2014 tarihinde pay satın aldıklarını ileri sürerek TMK.nun 732.maddesi gereğince önalım hakkına dayanarak tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı ..., satış tarihinin üzerinden zaman geçtiğini ve taşınmazın değerinin artması nedeniyle taşınmazın güncel değerinin belirlenmesi gerektiğini, davanın reddini savunmuştur. Davalı ... usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, istinaf incelemesi sonucu ... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesince kararın harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti dışındaki bölümlerine yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Davalı ... vekili taşınmazın fiilen taksim edildiği hususunun incelenmediğini belirterek hükmü temyiz etmiştir. Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu arsa vasıflı 10255 metrekare miktarlı 95570 ada 4 parsel sayılı taşınmazdan 15/04/2014 tarihinde davalılardan ... 30944/990633 payı 400.000,00 TL bedelle, davalı ... ise 967/4953165 payı 5.000,00 TL bedelle dava dışı ..."dan satın almışlardır. Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması T.M.K.nun 2.maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Kötü niyet iddiası 14.2.1951 gün ve 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir. Davalı ... cevap dilekçesinde ve davalı ... istinaf ve temyiz dilekçesinde fiili taksim iddiasında bulunmuştur.Bu durumda fiili taksim iddiası incelenmeden eksik inceleme ve araştırma ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/11/2016 tarihli ve 2016/198 Esas, 2016/479 Karar sayılı kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 24.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.