16. Hukuk Dairesi 2018/5261 E. , 2019/4542 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "taraflar arasındaki ihtilafın sınır uyuşmazlığı olduğu göz önünde bulundurularak, davacı tarafa iddiasını ispat yönünden delillerini bildirmesi konusunda kesin süre verilmesi, tarafların bildirdikleri ve bildirecekleri delillerin toplanması, mahallinde yeniden keşif yapılması, dava konusu taşınmazların ortak sınırlarının neresi olduğunun belirlenmesi, tespitin fiili kullanıma uygun olarak yapılıp yapılmadığının araştırılması, bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller uyarınca karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 159 ada 208, 214 ve 217 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla, lehine bozma yapılan taraf yönünden usulü müktesep hak doğar. Bu hakkın zedelenmemesi için, bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Hükmüne uyulan bozma ilamında, davacı tarafa iddiasını ispat yönünden delillerini bildirmesi için kesin süre verilmesi, tarafların bildirecekleri deliller toplandıktan sonra mahallinde yeniden keşif yapılması gereğine değinildiği halde, mahkemece davacı tarafa delillerini bildirmesi için kesin süre verilmemiş, keşif ara kararında da davacı tarafın bozma öncesi sunduğu delil dilekçesinde isimlerini bildirdiği tanıkların dinlenilmesine karar verilmiş ve keşifte dinlenen davacı tanıklarının soyut nitelikteki beyanlarına dayanılarak hüküm kurulmuştur.
Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için mahkemece öncelikle, davacı tarafa iddiasını ispat yönünden delillerini ve varsa tanıklarını bildirmesi için kesin süre verilmeli, bildirilen deliller toplandıktan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve teknik bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte; yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların kimden geldiği, kim tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmazlar arasındaki ortak sınırın neresi olduğu hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemince giderilmeli, tespite aykırı sonuçlara ulaşılması halinde tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalı; teknik bilirkişiden, yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutlar (duvar, ağaç, direk yeri, tel örgü, vs varsa) haritasında işaret ettirilerek göstermesi istenilmeli, (önceki keşiflerde bahsi geçen direk yerinin neresi olduğu teknik bilirkişi raporlarında gösterilmemiştir.) bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,17.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.