16. Hukuk Dairesi 2020/9832 E. , 2021/3260 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 152 ada 12, 15 ve 181 ada 12 parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlardan, 152 ada 12 parsel sayılı taşınmaz ..., ..., ... ve ... adına; 152 ada 15 ve 181 ada 12 parsel sayılı taşınmazlar ise ... ve ... adına, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, temyize konu 181 ada 12 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, 152 ada 12 ve 15 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı ...’ın, çekişmeli 152 ada 15 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükmü temyiz yetkisi, temyizde hukuki yararı bulunmak koşulu ile davanın taraflarına ve aleyhine hüküm kurulan dava dışı üçüncü kişilere aittir. Yargılama sonucunda çekişmeli parsel hakkındaki davanın reddine karar verildiğine göre, davalı ...’ın 152 ada 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmü temyizde hukuki yararı bulunmadığından, temyiz inceleme isteminin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,
2- Temyize konu 152 ada 15 ve 152 ada 12 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükme yönelik davacının, 181 ada 12 parsele ilişkin hükme yönelik davalı ...’ın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmazların, davacı ile davalıların murisi olan ...’a babalarından kaldığı, davacı ile kardeşlerinin, babalarının ölümü üzerine taşınmazları taksim ettikleri, buna göre 152 ada 12 ve 15 parsel sayılı taşınmazların davalıların murisi ...’a, 181 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ise davacıya isabet ettiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; davacı ... , çekişmeli taşınmazların babası ...’den intikal ettiğini ve kendi zilyetliğinde bulunduğunu belirtmiş olmasına ve yine keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık ifadelerinde de, taşınmazların muristen intikal ettiği belirtilmiş olmasına rağmen, davacıdan taşınmazların hangi sebeple müstakilen adına tescilini talep ettiği sorulup açıklattırılmamış, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları usule aykırı olarak her bir taşınmaz başında ayrı ayrı keşif yapılmak suretiyle alınmamış, beyanlar tüm taşınmazlara ilişkin olarak parsel numarası belirtilmeksizin topluca ve genel ifadelerle alınmış olup, keşif sonrası düzenlenen fen bilirkişi raporuda, bu beyanları denetlemeye elverişsiz olduğu gibi; keşifte dinlenilen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarında, parsel numarası belirtilmeksizin bazı taşınmazlarla ilgili paylaşımdan bahsedilmesine rağmen, murisin hayattayken taşınmazları paylaştırıp paylaştırmadığı ya da ölümünden sonra terekesinin tüm mirasçılarının katılımıyla yöntemince taksim edilip edilmediği hususunda alınan beyanlar son derece yetersiz soyut ve denetime elverişsizdir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemektedir.
Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davacıya, çekişmeli taşınmazların hangi sebeple kendi adına tescilini talep ettiği hususu açıklattırılmalı kendisine bu husustaki iddiasını ispat hakkı tanınmalı; daha sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişinin katılımıyla, her bir taşınmaz başında ayrı ayrı yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, tarafların müşterek murisi Muharrem’den geliyorsa murisin ölümünden önce taşınmazları paylaştırıp paylaştırmadığı, murisin ölüm gününden önce paylaşım yapılmamış ise murisin ölümünden sonra mirasçılar arasında yöntemine uygun şekilde taksim edilip edilmediği, taksim edilmiş ise her bir mirasçıya hangi taşınmazın düştüğü, çekişmeli taşınmazlar davacıya isabet etmiş ise diğer mirasçılara miras paylarına karşılık ne verildiği, taşınmaz verilmiş ise nereden verildiği ve diğer mirasçılara verilen taşınmazların akibetlerinin ne olduğu, ortak muristen gelen taşınmazların kim tarafından ve ne suretle kullanıldığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, varsa taksim sonucu taraflara düştüğü belirtilen taşınmazların tespit tutanakları ve tapu kayıtları getirtilerek yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli, bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı, çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı; fen bilirkişisinden, keşfi izlemeye, yerel bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki alınmalı ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.