Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4623 Esas 2019/2198 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4623
Karar No: 2019/2198
Karar Tarihi: 02.04.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4623 Esas 2019/2198 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, icra takip dosyasındaki takip talebinde alacak sebebi olarak gösterilen borcun, kredi sözleşmeleri ve ihtarname ile kanıtlanmış olmasına rağmen, mahkeme, itirazın iptal edilmesi istemini reddetmiştir. Ancak, Daire, banka alacağının asıl kaynağı tarihinin karışık olduğunu belirtse de, söz konusu 27/12/2012 tarihli kredi genel sözleşmesinden doğan hiçbir borç olmadığı anlaşıldığından, bu cümleyi düzeltmiştir. Ayrıca davacı bankaya kötüniyetli hareketlerde bulunduğuna dair bir delil olmadığından, kötüniyet tazminatı verilmesine karar verilmemiştir. Kanun maddeleri olarak, İcra ve İflas Kanunu’nun 1. maddesi ve Borçlar Kanunu’nun 311. Maddesi kararda yer almaktadır.
19. Hukuk Dairesi         2017/4623 E.  ,  2019/2198 K.

    "İçtihat Metni"

    19. HUKUK DAİRESİ YARGITAY KARARI

    Davacı T.Vakıflar Bankası T.A.O. vek. Av. ... ile davalılar 1-... 2-... vek. Av. ... arasında görülen dava hakkında İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 29/01/2015 tarihli ve 2014/672-2015/58 E.-K. sayılı hükmün taraf vekillerinin temyizi üzerine bozulmasına ilişkin Dairemizin 24/05/2017 tarihli ve 2016/14615-2017/4138 E.-K. sayılı ilamına karşı davalılar vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - KARAR -
    Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava konusu icra takip dosyasındaki takip talebinde alacak sebebi 1-27/12/2012 tarih 150.000 TL bedelli kredi genel sözleşmesi, 2-29/03/2013 tarihli yeniden yapılandırma protokolü, 3-İzmir 1. Noterliği"nin 25/09/2013 tarihli ve 10612 yev. nolu ihtarname olarak gösterilmiştir. Bahsedilen protokolden ise borcun 27/12/2012 tarihli kredi genel sözleşmesinden kaynaklandığı ve bu sözleşmeden kaynaklanan borçların ödenmesine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda; banka alacağının 25/05/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklandığı ve bankaca açılan kredi nedeniyle yapılan ödemelerin de takibe konu 27/12/2012 tarihli genel kredi sözleşmesi tarihinden önce olduğu bildirilmiştir. Bu durumda taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin 27/12/2012 tarihli sözleşme hükümleri ile bu sözleşmenin taraflarının dikkate alınarak belirlenmesi gerekir.
    Her ne kadar Dairemizin bozma ilamında banka alacağının 27/12/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklandığı belirtilmişse de yukarıda açıklandığı üzere banka alacağının 25/05/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklandığı, söz konusu 25/05/2012 tarihli sözleşmede de davalı ..."nin kefaleti bulunmadığı anlaşıldığı anlaşılmaktadır. Öte yandan itirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı olduğundan ve takip dayanağı yapılan 27/12/2012 tarihli kredi genel sözleşmesinden doğan her hangi bir borcun olmadığı ortaya çıktığından davanın bu gerekçe ile reddi gerekirken mahkeme gerekçesinde yazılı nedenle reddi doğru olmamıştır. Ayrıca davacı banka takibinde haksız ise de kötüniyetli olduğuna dair dosya içerisinde bir delil bulunmadığından davalı ... lehine kötüniyet tazminatı verilmesi de yerinde değildir.
    Mahkeme kararı bu nedenle bozulması gerekirken Dairemizce yazılı nedenle bozulması doğru olmadığından davalılar vekilinin karar düzeltme talebinin kısmen kabulü ile Dairemizin bozma kararının kaldırılmasına ve yukarıda belirtilen bozma nedenleri yeniden yargılamayı gerektirmediğinden yerel mahkeme kararının işin esasına ilişkin gerekçesinin yukarıda açıklandığı şekilde düzeltilmesine ve davacı vekilinin kötüniyet tazminatına yönelik temyiz istemi dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilemeyeceğinden hüküm fıkrasının; ikinci bendinde yer alan "2-Davalı ... ... için %20 kötüniyet tazminatı 33.769-TL"nin davacı bankadan alınarak davalı ... ..."ye verilmesine" cümlesinin hükümden çıkartılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin karar düzeltme isteğinin kısmen kabulü ile Dairemizin 24/05/2017 tarihli ve 2016/14615-2017/4138 E.-K. sayılı bozma kararı kaldırılarak yerel mahkeme kararının gerekçesi düzeltilerek ve hüküm fıkrasının; ikinci bendinde yer alan "2-Davalı ... ... için % 20 kötüniyet tazminatı 33.769-TL"nin davacı bankadan alınarak davalı ... ..."ye verilmesine" cümlesinin hükümden çıkartılarak hükmün düzeltilmesine ve DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyen davalılara iadesine, 02/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.