17. Hukuk Dairesi 2016/19806 E. , 2019/9172 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüna dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ..., ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, bir kısım davalıların muris ... üzerine kayıtlı minibüsün davalılardan ..."in yönetiminde seyir halinde iken meydana gelen kazada davacının eşi ... ölümüne neden olduğunu, davalı ... Sigorta A.Ş. ile araç maliki ... arasında düzenlenen zorunlu mali mesuliyet poliçesinde belirlenen ölüm halinde ödenecek 225.000,00 TL"nin yasal faizi ve mahkeme masrafları ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... dışında kalan davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Anadolu 6.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2015/146 Esas sayılı dosyasında davacılar vekili; İstanbul Anadolu 10. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2014/312 Esas sayılı veraset ilamına göre trafik kazasında ölen ... geriye mirasçı olarak eşi ... , annesi ..., kardeşleri ..., ... , ..., ..."ın kaldığını, bu nedenle ölenin kardeşlerinin her biri için 12.000,00 TL, toplam 48.000,00 TL manevi tazminat ile ölenin annesi ... için çocuğunun desteğinden yoksun kalması gözetilerek şimdilik 15.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 35.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan ortaklaşa ve zincirleme alınarak davacılara verilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri,davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada davalı ... yönünden feragat edilen maddi tazminat isteminin reddine, davacının karşılanmamış zararı kalmadığından diğer davalılar yönünden maddi tazminat isteminin reddine, davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ..., ..., ... ve ..."ten olay tarihi olan 09/12/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, birleşen davadaki maddi ve manevi tazminat istemlerinin davalı ... yönünden feragat nedeniyle reddine, davacı ..."in karşılanmamış maddi zararı kalmadığından diğer davalılar yönünden de maddi tazminat istemlerinin reddine, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile davacılardan ... için 3.000,00 TL, ..., ..., ..., ... için ayrı 1.000,00"er TL manevi tazminatın 09/12/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ..., ..., ... ve ..."ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalılar ..., ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar
vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının, davalılar ..., ..., ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, Mahkemece maddi tazminat taleplerinin feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir. Buradaki feragat hakkın özünden feragat değildir. Davalı ... tarafından yapılan ödeme nedeni ile davadan feragat edilmiştir. Davacılar dava açmakta haklıdır. Öncelikle dava değeri doğru şekilde belirlenerek taraflar yönünden vekalet ücretine karar verilmesi gerekir. Bu nedenle toplanan ve toplanacak delillere ve haklılık durumuna göre vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, asıl davada ve birleşen davada davacılar lehine vekalet ücreti verilmemesi ve AAÜT 6. ve 13. maddeleri gözardı edilerek karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.
3-Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK. m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Dosya kapsamından, mahkemece eş için 10.000,00TL, vefat edenin annesi için 3.000,00 TL, kardeşlerin her biri için ayrı ayrı 1.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Manevi tazminatın değerlendirilmesinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de gözönünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi
amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir. Bu bakımdan somut olayda olayın meydana geliş şekli ve kusur oranları dikkate alındığında asıl ve birleşen davada, davacılar için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarlarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
4-Kabule göre; eldeki davada davacılar vekili asıl davada 225.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, toplam 967,35 TL harç yatırılmış, birleşen davada 15.000,00 TL maddi, 68.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, toplam 315,29 TL harç yatırılmıştır. Mahkemece hüküm fıkrasının 5/b bendinde yer alan ve davalılar lehine hükmedilen 19.450,00 TL vekalet ücretinin hangi miktar üzerinden hesaplandığı anlaşılamamaktadır. Davacı vekili tarafından yatırılan harç miktarı talep edilen tazminat miktarına göre azdır. Mahkemece tazminat miktarı doğru şekilde belirlenerek bakiye karar harcı yönünden değerlendirme yapılması gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının, davalılar ..., ..., ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine REDDİNE, (2), (3) ve (4)nolu bentlerde açıklanan nedenlere davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 197,27 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ..., ..., ... ve ..."den alınmasına 09/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.