23. Hukuk Dairesi 2015/1904 E. , 2016/140 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen sözleşmenin feshi, tazminat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 27.10.2014 gün ve 933 Esas, 6698 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili, müvekkilleriyle davalının 123 parsel sayılı taşınmaz üzerine konut yapılmasını konu alan 03.08.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesini akdettiklerini, sözleşmenin 5. maddesi uyarınca sözleşmenin imza tarihinden itibaren 24 ay içerisinde davalının inşaatı imal ederek meskenlerden müvekkillerinin hissesine düşenleri teslim etmesi gerektiğini, davalının arazi üzerine tabela ve bayrak dikmek dışında hiçbir inşai işlemde bulunmadığının tespit edildiğini, inşaat ruhsatının alınmadığını, davalının buna rağmen, süresi bitmiş sözleşmeyi tapuya şerh verdiğini, müvekkillerinin işi başkasına yaptırtmak arzularını davalıya 06.08.2012 tarihli ihtarname ile bildirdiklerini, davalının da 17.08.2012 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshi ihbarında bulunduğunu, davalıya cevaben keşide edilen 31.08.2012 tarihli ihtarname ile müvekkillerinin de akdi feshettiklerini, cezai şart ve haksız şerh nedeniyle uğranılan zararın davalıya bildirildiğini, sözleşmenin 3. maddesine göre müvekkillerine 12 bağımsız bölümün düştüğünü, bağımsız bölüm başına 500,00 Euro cezai şart öngörüldüğünü, davalının teslimde 1 yıl temerrüde düştüğünden kira hariç 72.000,00 Euro ceza borcu bulunduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshine, davalının akde aykırılığı nedeniyle ödemekle yükümlü olduğu cezai şart ve haksız yasal dayanaktan yoksun şerh nedeniyle müvekkillerine verdiği haksız zararın tespiti ile şimdilik 57.600,00 TL"nin davalının ihtarname ile temerrüde düştüğü ve yasal mevzuatta belirtilen ödeme süresinden itibaren fiili ödeme gününe kadar işleyecek olan süre içerisindeki en yüksek reeskont faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafın kendi edimlerini yerine getirmediğini, müvekkilinin tüm projeleri aldıktan sonra söz konusu taşınmazda SİT kararı ve haciz şerhleriyle karşılaştığından inşaat ruhsatı alamadığını, SİT alanından çıkarılması için mücadele verildiğini, müvekkilinin birçok ödemede bulunduğunu, toplam 1.531.127,00 TL bedelin taraflarına ödenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında akdedilen 03.08.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesine göre yüklenicinin sözleşmenin imzalanması tarihinden itibaren 24 ay içerisinde bağımsız bölümleri oturma raporları alınmış biçimde tamamlamayı taahhüt ettiği, ancak geçen süre içerisinde yüklenicinin resmi olarak hiçbir işlem yapmadığı, yüklenicinin işlem yapmamasının dayanağının arsa sahiplerinin kusuru veya ifa imkânsızlığı olmadığı, tamamen kendi kusurundan kaynaklandığı, yüklenicinin edimini gerçekleştirmemesi karşısında davacı tarafça çekilen ihtara verdiği cevapta sözleşmeyi feshettiğinin bildirildiği, taraflarca karşılıklı olarak sözleşmenin feshedildiği, sözleşmenin 6. maddesinin 2. fıkrasına göre sözleşme feshedilse dahi cezai şart istenebileceğinden ve sözleşmenin feshinde yüklenici tam kusurlu olduğundan, bilirkişi tarafından hesaplanan 56.000,00 Euro cezai şart miktarından taleple bağlı kalınarak hüküm kurulmasının gerektiği, 14.08.2012 tarihinde temerrüdün oluştuğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 03.08.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshine, 57.600,00 TL"nin 14.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine dair verilen karar, davalı vekilinin üzerine Dairemiz"in 27.10.2014 tarih, 933 esas ve 6698 karar sayılı ilamı onanmıştır.
Bu kez, davalı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının karar düzeltme isteminin REDDİNE, 03,20 TL harç ve takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 15.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.