3. Hukuk Dairesi 2019/4462 E. , 2019/8349 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen kiracılık sıfatının tespitine ilişkin davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 15.07.2015 tarihinde açtığı davada; ... Ortaokulu"nun kantin ve yemekhanesinin işletme hakkını elde ettiğini, bunun üzerine Okul Aile Birliği Başkanlığı ile aralarında 01.10.2014 başlangıç tarihli tarihli 1 yıl süreli kantin kiralama sözleşmesi imzalanarak kira bedelinin yıllık 62.000 TL olarak belirlendiğini , sözleşme süresi içerisinde 3. şahıs tarafından kuruma verilen bila tarihli şikayet dilekçesi üzerine kendisinin de aralarında bulunduğu bir kısım okul kantini ve yemekhane işletmecileri hakkında Valilik makamının 28.08.2014 tarihli olurları ile Maarif Müfettişlerinin görevlendirilmiş olduğunu, yapılan soruşturma neticesinde okullarda bulunan kantin ve benzeri yerleri kiralama sözleşmesi şartlarına uymadığı gerekçesiyle kantin sözleşmesinin iptalinin gerektiğine ilişkin karar verildiğini, anılan kararın ... Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü"nün 11.06.2015 tarih 5977650 sayılı yazısı ile tarafına tebliğ edildiğini ancak kira sözleşmesinin akde aykırılık gerekçesiyle süresinden önce feshedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Türk Borçlar Kanunu"nun 316. maddesi şartlarına uyulmadığını ayrıca bu işlemin dayanağı olan soruşturma raporunun da hukuka aykırı bulunduğunu, taraflar arasındaki kira ilişkisinde 2886 sayılı yasanın uygulanmayacağını belirterek taraflar arasındaki kira ilişkisinin ve kiracılık sıfatının devam ettiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacı tarafın dava konusu mecurda 01.10.2015 tarihine kadar kiracılık sıfatının bulunduğunun tespitine, davanın bu yönden kabulüne, davacı tarafın dava konusu mecurda 01.10.2015 tarihinden sonraki döneme ait kiracılığının yenilendiğinin tespiti talebinin ise, kiralananın 2886 Sayılı Yasa kapsamında ihale ile kiraya verildiği ve sözleşme
süresinin 01.10.2015 tarihinde dolacağı nazara alındığında davacının kiracılık sıfatının 01.10.2015 tarihinden sonra devam ettiğinin kabulünün mükün olmadığı belirtilerek, reddine karar verilmiş, hüküm her iki taraf vekilince temyiz edilmiştir.
1- Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkeme hükmü davalı vekiline, 08.09.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise HUMK’nun 437. maddesinde öngörülen sekiz günlük yasal süre geçirildikten sonra 20.09.2016 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay"ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
Bu itibarla, davalı tarafın temyiz isteminin süreden REDDİNE,
2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan esasa ilişkin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
3-6100 sayılı HMK"nun 26/1. maddesine göre "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." düzenlemesi mevcutur.
Her dava, açıldığı tarih ve şartlar itibariyle değerlendirilip çözümlenir. Davacı, 15.07.2015 tarihinde açtığı işbu dava ile kiracılık sıfatının tespitine karar verilmesini talep etmiş iken Mahkemece, dava dilekçesinde yer alan taleple bağlı kalınarak ve dava tarihi itibariyle değerlendirme yapılarak davacı tarafın dava konusu mecurda 01.10.2015 tarihine kadar kiracılık sıfatının bulunduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekirken, 01.10.2015 tarihinden sonraki döneme 2886 sayılı yasa hükümleri ile ilişik hale getirilerek hüküm vermesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz isteminin süreden reddine,ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.