11. Hukuk Dairesi 2019/624 E. , 2019/7551 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 02/11/2017 tarih ve 2016/283 E- 2017/405 K. sayılı kararın davalı TPMK ve davalı Şirket vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 22/11/2018 tarih ve 2018/539 E- 2018/1203 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı TPMK ve davalı Şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanunun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "METRO" ibareli 1-45. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 193122, 1998/17234, 1999/15844, 2007/53776, 2007/11641, 2003/19151, 2003/33653, 2004/21591, 2004/43215, 2005/34116, 2009/63689, 2011/28577, 2011/106930, 1999/15843, 2010/58208, 2009/40439, 2013/42732 sayılı tanınmışlık vasfı bulunan markaların sahibi olduğunu, markalarının 32 farklı ülkede kullanıldığını, ticaret unvanının ayırıcı unsurunun da "METRO" ibaresinden oluştuğunu, bu ibarenin herhangi bir ürün ve hizmet için vasıf bildirici olmadığını, kötüniyetli davalının 01.12.2014 tarihinde görsel, fonetik, işitsel ve umumî intiba olarak müvekkilinin "METRO" ibareli tanınmış markalarına ve ticaret unvanına iltibas ve tecavüz oluşturacak, ayrıca onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp, ayırtedici karakterini ve itibarını zedeleyecek nitelikte 35. ve 36. sınıf hizmetleri içeren "SUR YAPI METROGARDEN AVM + ŞEKİL" ibare ve biçimli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2014/98176 sayılı başvuruya müvekkilinin itirazının YİDK tarafından haksız şekilde reddedildiğini ileri sürerek, davalı TPMK YİDK"nın 29.04.2016 tarihli ve 2016/M-4525 sayılı kararının iptalini, tescil edilmiş olması halinde davalı şirket markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, yargılama konusu markalar arasında görsel, sescil ve fonetik anlamda herhangi bir benzerlik olmadığını, markalardaki tek ortak noktanın davacının markasını oluşturan “METRO” kelimesinin müvekkili şirkete ait markanın içinde geçmesi olduğunu, müvekkili şirket markasının asıl unsurunu “SUR YAPI”, “METROGARDEN” ve “AVM” kelimelerinden oluşan bir kompozisyondan ibaret olduğunu, markanın başında müvekkili şirketin ticaret unvanının geçtiğini, diğer ibarelerin müşteri portföyüne yapılan bir tanıtma ya da bildirim niteliğinde olduğunu savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; başvuru kapsamındaki hizmetlerin, davacı markalarının kapsamındaki mal ve hizmetlerle aynı türden olduğu, anılan ürün ve hizmetlerle ilgili satın alma süresi içersinde ortalama tüketicinin, davacının "METRO" ibareli markasıyla sunulan ürün ve hizmetlerden satın almak veya yararlanmak isterken, davalının "SUR YAPI METROGARDEN AVM + ŞEKİL" işaretini taşıyan ürün ve hizmetleri satın alma veya yararlanma yönünden tercihte bulunabilecekleri, markaların birbirleriyle idarî ve ekonomik olarak bağlantılı şirketlere ait olduğu algısında bulunulmasının kaçınılmaz olduğu, davacının uzun süreden bu yana tescilli ve kullanılan markalarının sahip olması nedeniyle, davaya konu başvurunun, güven ve itibarın transferi amaçlı, iktisadi rekabetin kötüye kullanımının tezahürü ve iyiniyetli olmayan bir başvuru niteliğinde bulunduğu, "METRO" ibaresinin başvuru konusu işarette markanın sunulacağı hizmetlerin metro istasyonuna yakın olduğu yönünde tanımlayıcı bir kullanımının olmadığı, davalının yargılama konusu başvurudan bir yıl öncesinde tescil edilen markasının 37. sınıfta olması ve başvurunun bu sınıfı içermemesi karşısında, kendisine kazanılmış hak sağlamasının mümkün olmadığı, TPMK’nın içinde "METRO "ibaresi bulunan bir kısım markaları tescil etmesinin veya davacının anılan markalara itiraz etmemiş olmasının, başvuru konusu işaretin tesciline karşı itiraz etme yetkisini ortadan kaldırmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı TPMK YİDK"nın 29.04.2016 tarihli ve 2016/M-4525 sayılı kararının iptaline, davalı şirket adına tescilli 2014/98176 sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karar, davalı TPMK ve davalı şirket vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20.Hukuk Dairesince tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tarafların markalarının kapsamındaki hizmetlerin 35. ve 36.sınıfta ve aynı türden bulunduğu, davalının "SUR YAPI METROGARDEN AVM + ŞEKİL" ibareli marka tescil başvurusunda da asıl unsurun, davacının itiraza mesnet markalarındaki gibi "METRO" ibaresi olduğu, zira "SUR YAPI" ibaresinin davalının çatı markası olduğundan, "AVM" ibaresinin de anılan hizmetlerde vasıf bildirdiğinden benzerlik incelemesinde dikkate alınamayacağı, "ŞEKİL" unsurunun da markaya ayırt edicilik katmadığı gibi "GARDEN" ibaresinin de Türkçe"de "Bahçe" anlamına gelip herkesçe bilindiğinden, davalı başvurusunun davacının markalarından ayrılmasını sağlamaya yeterli olmadığı, davalının yargılama konusu başvurudan bir yıl öncesinde tescil edilen markasının 37.sınıfta olması ve başvurunun bu sınıfı içermemesi karşısında, kendisine kazanılmış hak sağlamasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı TPMK ve davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davalı yanın 35. ve 36. sınıflarda "SUR YAPI METROGARDEN AVM + ŞEKİL" ibareli marka tescil başvurusunda bulunması karşısında, davacı yanın 1.-45. sınıflarda tescilli METRO esas unsurlu markalarını gerekçe göstererek yapmış olduğu itirazın reddedildiği TPMK YİDK’nın 29.04.2016 tarihli ve 2016/M-4525 sayılı kararının iptali ve tescil edilmesi halinde davalı markasının hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile Kurum kararının iptaline ve davalı markasının hükümsüzlüğüne dair verilen karar, davalılar vekillerince istinaf edilmekle, Bölge Adliye Mahkemesince; tarafların markalarının kapsamındaki hizmetlerin 35. ve 36. sınıfta ve aynı türden bulunduğu, davalının "SUR YAPI METROGARDEN AVM + ŞEKİL" ibareli marka tescil başvurusunda da asıl unsurun, davacının itiraza mesnet markalarındaki gibi "METRO" ibaresi olduğu, zira "SUR YAPI" ibaresinin davalının çatı markası olduğundan, "AVM" ibaresinin de anılan hizmetlerde vasıf bildirdiğinden benzerlik incelemesinde dikkate alınamayacağı, "ŞEKİL" unsurunun da markaya ayırt edicilik katmadığı gibi "GARDEN" ibaresinin de Türkçe"de "Bahçe" anlamına gelip herkesçe bilindiğinden, davalı başvurusunun davacının markalarından ayrılmasını sağlamaya yeterli olmadığı, davalının yargılama konusu başvurudan bir yıl öncesinde tescil edilen markasının 37. sınıfta olması ve başvurunun bu sınıfı içermemesi karşısında, kendisine kazanılmış hak sağlamasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Ancak, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi uyarınca markalar arasında karıştırılma ihtimalinin varlığında, markaların görsel, işitsel ve kavramsal özelliklerinin bir bütün olarak değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekmektedir. Somut olayda, davacının itiraza dayanak markalarının işareti “METRO” ibaresinden oluşmaktayken, davalının başvurusuna konu markada ise "SUR YAPI METROGARDEN AVM + ŞEKİL" ibaresi ile üzerinde özgün grafik figür unsurlarından oluştuğu nazara alındığında ve markalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, markalar arasında karıştırılma ihtimalini doğuracak ölçüde bir benzerlik bulunmadığı halde, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ve Bölge Adliye Mahkemesince de davalılar vekillerinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi yerinde olmamış ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edenlere iadesine, 27/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.