4. Ceza Dairesi Esas No: 2016/12014 Karar No: 2020/9801 Karar Tarihi: 10.09.2020
Mala zarar verme - tehdit - yaralama - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/12014 Esas 2020/9801 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın mala zarar verme, tehdit, yaralama ve hakaret suçlarından mahkum olduğunu belirtiyor. Kararda, sanığın bir telefonu kasten yere atıp kırdığı iddiası bulunmasına rağmen bu eylem nedeniyle hüküm kurulmadığına dikkat çekiliyor. Uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi ve TCK'nın 106/1 maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, hakaret suçunun ise suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında olmadığı belirtiliyor. Ayrıca, katılana ait olduğu anlaşılan bıçağın müsaderesine karar verildiği ifade ediliyor. Kararda, Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK\"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın uygulanması zorunluluğunun bulunduğu belirtiliyor. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 106/1, 125/4, 253/3, 5271 sayılı CMK'nın 253 ve 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi gösteriliyor. Ayrıca, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddelerine de dikkat çekiliyor.
4. Ceza Dairesi 2016/12014 E. , 2020/9801 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Mala zarar verme, tehdit, yaralama, hakaret HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın katılan ..."ın telefonunu alarak kasten yere atıp kırdığına ilişkin anlatımın iddianamede yer almasına karşın, bu eylem nedeniyle hüküm kurulmamış ise de, zamanaşımı içerisinde bir karar verilebileceği belirlenerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Hakaret suçunun aleni ortamda işlenmiş olmasına karşın, TCK’nın 125/4. maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bu husus bozma sebebi yapılmamıştır. Ancak; 1-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, sanığın 22/08/2012 tarihinde gerçekleştirdiği iddia ve kabul olunan TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, aynı gün işlediği iddia ve kabul olunan hakaret suçunun ise, suç tarihi itibariyle 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca tehditle birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaşma kapsamında bulunmadığının anlaşılması ve yeni düzenleme karşısında, hakaret suçu yönünden de uzlaştırma önerisinde bulunulmasının gerektiği ve katılan ..."a yönelik mala zarar verme suçu açısından ise aynı düzenleme ile üçüncü fıkrada yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, 2-Dosya kapsamından katılan ... ..."a ait olduğu anlaşılan bıçağın katılana iadesi yerine, müsaderesine karar verilmesi, 3-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.