Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7946
Karar No: 2018/1141
Karar Tarihi: 26.02.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/7946 Esas 2018/1141 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/7946 E.  ,  2018/1141 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ

    Taraflar arasında görülen tapu iptali davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali isteğine ilişkindir.
    Davacı, mirasbırakanın maliki olduğu 1 parsel sayılı taşınmazdaki payı ile 2 parsel sayılı taşınmazdaki 5 nolu bağımsız bölümü muvazaalı olarak davalıya satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek, satışın geçersizliği ile tapu kaydının iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, satış işleminin gerçek olduğunu, muvazaanın sözkonusu olmadığını, mirasbırakanın çocukları arasında hak dengesini gözeten paylaşım yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, mirasbırakanın asıl irade ve amacının mirasçılardan mal kaçırmak ve taşınmazı davalı torununa bağışlamak olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hemen belirtmek gerekir ki; açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda, mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği-dolu pafta sistemi- genel ilke ile bağdaşmaz. Ne varki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtay"ın yerleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, tescil isteğinin tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek, davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek yoktur. (YHGK 11.11.1983 tarih, 981/8-80 Esas, 983/1162 sayılı Kararı)
    Öte yandan, bilindiği gibi 6100 sayılı HMK"nun 297/2. maddesine göre, hüküm sonucu kısmında; “istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Kanun maddesinin bu açık hükmünün sonucu olarak, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.
    Ne var ki; mahkemece, 2 parsel sayılı taşınmazdaki 5 nolu bağımsız bölümle ilgili isteğinin kabulüne karar verilmiş, 1 parsel sayılı taşınmazla ilgili istek bakımından olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir.
    Bu durumda, mahkemece kurulan hükmün yasaya uygun olduğunu söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca, davacıya tescil davası açması için önel verilmesi, açıldığı takdirde eldeki dava ile birleştirilmesi HMK"nun 297/2. maddesi gözetilerek infaza elverişli biçimde hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile ve tescil isteği olmadığı halde istek aşılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi