3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10809 Karar No: 2019/17731 Karar Tarihi: 03.10.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/10809 Esas 2019/17731 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2019/10809 E. , 2019/17731 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1) 5237 sayılı TCK"nin 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlarla aynı Kanun"un 3. maddesinin 1. fıkrasındaki "suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur" şeklindeki yasal düzenlemeler ile dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki alt ve üst sınırlar arasında takdir hakkının kullanılması gerektiği gözetilmeden, suç tarihinde yanında kardeşi ... ve arkadaşı Sude olduğu halde yolda yürüyen sanığın karşı taraftan arkadaşı ... ile birlikte gelmekte olan müşteki ile çarpıştığı, taraflar arasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü sanığın müştekiyi karın bölgesinden tek bıçak darbesi ile yaralayarak yaşamsal tehlike geçirmesine neden olduğu olayda, sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümde hakkaniyete ve orantılılık ilkesine aykırı olacak şekilde üst sınıra yakın bir şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak sanık hakkında fazla cezaya hükmolunması, 2) Tanık ...’in suça konu bıçağın kendisine ait olduğuna ilişkin beyanları yönünde Çocuk Mahkemesinde yapılan yargılaması sonucu 6136 sayılı Kanun’un 15/1. maddesi uyarınca alt sınırdan uygulama yapılmış olması ve suça konu silahın ele geçiriliş biçimi gözetildiğinde TCK’nin 61/1 ve 3. maddelerine aykırı olarak 6136 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde üst sınıra yakın bir şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak sanık hakkında fazla cezaya hükmolunması, 3) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükme ilişkin olarak, karşılıklı kavga şeklinde gerçekleşen olayda ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 Karar sayılı kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halde sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiilerinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.