8. Ceza Dairesi Esas No: 2017/17675 Karar No: 2018/3565 Karar Tarihi: 02.04.2018
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/17675 Esas 2018/3565 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, mala zarar verme suçundan 3 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılmıştır. Ancak çalınmak istenen araçta meydana gelen zarardan dolayı ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği gerekçesiyle sanığın hırsızlık konusu eşyaya zarar vermesi eylemi suç oluşturmamaktadır. Bu nedenle mahkumiyet kararı bozulmuştur. Kararda, uygulanan kanun maddeleri, Türk Ceza Kanunu'nun 151/1 ve 62/1. maddeleri, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309, 34/2 ve 232/6. maddeleridir.
8. Ceza Dairesi 2017/17675 E. , 2018/3565 K.
"İçtihat Metni"
Mala zarar verme suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 151/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 10.11.2016 tarihli ve 2016/364 esas, 2016/610 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. Dosya kapsamına göre, suçun konusu olan çalınmak istenen araçta meydana gelen zarardan dolayı ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği, bu nedenle sanığın hırsızlık konusu eşyaya zarar vermesi eyleminin suç oluşturmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmeediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 22.05.2017 gün ve 3636 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26.05.2017 gün ve KYB/2017...32963 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi. TÜRK MİLLETİ ADINA Gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmün sanığın yüzüne karşı verildiği ancak istinaf süresinin tebliğden itibaren başlayacağı belirtilerek sanığın yanıltıldığı ve gerekçeli karar sanığa tebliğ edilmeden kesinleştirildiği, Ceza Genel Kurulu"nun 03.11.2009 gün ve 2009/11...210 esas, 2009/259 sayılı kararı ile 05.03.2013 gün ve 2012/15...1292 esas, 2013/89 sayılı kararında da vurgulandığı üzere 5271 sayılı CMK.nun 34/2 ve 232/6. maddelerinde başvurulacak kanun yolunun, başvuru süresinin ve mercinin tereddüde yer vermeyecek şekilde gösterilmesi gerektiğinin, aksi halde sürenin işlemeye başlamayacağının belirtildiği, bu nedenle kararda temyiz süresinin tebliğden itibaren başlayacağı belirtilmesine rağmen karar sanığa tebliğ edilmeden, istinaf edilmediğinden bahisle kesinleştirildiğinden kesinleştirme işleminin geçersiz olduğu, hükmün usulüne uygun olarak kesinleşmediği ve kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na düzenlenen ihbarname içeriği açıklanan nedenlerle yerinde görülmediğinden kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na tevdiine, 02.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.