20. Ceza Dairesi Esas No: 2015/13426 Karar No: 2018/3438 Karar Tarihi: 11.09.2018
Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/13426 Esas 2018/3438 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, iftira suçuna ilişkin verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik kanun yolu talebinin incelenmesinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının CMK'nın 231. maddesinin 12. fıkrası gereğince itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na iadesine karar verdi. Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesinde ise, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı ancak hükmün gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesinde TCK'nın 52/2. maddesinin gösterilmemesi ve 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bozulmasına karar verdi. Yerine ise hükmün TCK'nın 52/2. maddesi olarak değiştirilmesini ve TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK'nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına
20. Ceza Dairesi 2015/13426 E. , 2018/3438 K.
"İçtihat Metni"
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 1-İftira suçuna ilişkin olarak verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik kanun kanun yolu talebinin incelenmesinde; Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının CMK"nın 231. maddesinin 12. fıkrası gereğince itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE, 2-Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde; Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-) Hükmedilen gün para cezasının, adli para cezasına çevrilmesine karar verilmesi sırasında 5237 sayılı TCK’nın 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması, 2-) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan; 1-Hükmün gün adli para cezasının paraya çevrildiği bölümde bulunan "TCK’nın 52. maddesi" ibaresinin çıkarılarak yerine "TCK"nın 52/2. maddesi" ibaresinin yazılması, 2-TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması, Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.