20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13351 Karar No: 2017/199 Karar Tarihi: 19.01.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13351 Esas 2017/199 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı ikinci el araç satış sözleşmesinde ödenen bedelden indirim istemiştir. Ancak dava, tüketici ilişkisi bulunmaması gerekçesiyle hem tüketici hem de asliye hukuk mahkemeleri tarafından görevsizlik kararıyla sonuçlanmıştır. Kanun maddelerine göre, satıcı ticari veya mesleki amaçla hareket eden bir kişi olmalı ve mal veya hizmet alan kişi ticari veya mesleki amaçla hareket etmeyen bir kişi olmalıdır. Somut olayda, davalı satıcı sıfatını taşımayan bir kişi olduğu için uyuşmazlık genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde çözümlenmelidir. Bu nedenle, tüketici mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararı hatalıdır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri ise 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-(i) maddesidir.
20. Hukuk Dairesi 2016/13351 E. , 2017/199 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye (Tüketici Mahkemesi ıfatıyla) Hukuk ile ... Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ikinci el araç satışına ilişkin yapılan anlaşma kapsamında ödenen bedelden indirim istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince, HSYK"nın 23.07.2015 tarih 1157 sayılı kararıyla ..."de müstakil Tüketici Mahkemesinin kurulup 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçtiği ve davaya bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Tüketici Mahkemesince ise davacı ile davalı arasında tüketici ilişkisinin bulunmadığı gerekçesiyle karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6502 sayılı Kanunun 3/1-(i) maddesinde satıcı, "Ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden" gerçek veya tüzel kişi; tüketici işlemi ise, "Mal veya hizmet piyasalarında ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına hareket eden kişilerle tüketiciler arasında kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlem" olarak tarif edilmiştir. Bu nedenlerle, mal veya hizmet alımına dair bir ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kabul edilebilmesi için, satıcı/sağlayıcı kişinin "Ticari veya mesleki amaçla hareket eden" bir kişi, mal veya hizmet alan kişinin ise ticari veya mesleki amaçla hareket "Etmeyen" bir kişi olması ve taraflar arasında sözleşme veya hukuki işlem bulunması gerekmektedir. Somut olayda, taraflar arasında araç satım sözleşmesi mevcut ise de, davalı, ikinci el aracını satan kişi olup, ticari veya mesleki amaçla hareket etmediğinden 6502 sayılı Kanunun 3/1-(i) maddesi anlamında "Satıcı" sıfatını haiz olmayıp; aradaki ilişki de "Tüketici işlemi" değildir. Bu nedenlerle uyuşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 19/01/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.