Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/13808 Esas 2019/240 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13808
Karar No: 2019/240
Karar Tarihi: 17.01.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/13808 Esas 2019/240 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı şirket ödeme emrinin iptalini istemiş ancak mahkeme davanın reddine karar vermiştir. Temyiz sonrası Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunarak yapılan incelemede, mahkemenin kararı eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğu belirlenmiştir. 5510 sayılı Yasanın 88.maddesine göre, sigorta müfettişi tarafından Kuruma bildirilmediği tespit edilen çalışanlar hakkında düzenlenen rapora göre Kurumca re\"sen prim tahakkuk işleminin yapılıp yapılmadığı, davacıya tebliğ edilip edilmediği ve davacının itiraz hakkını kullanıp kullanmadığı üzerinde durulmamıştır. İtirazın reddi halinde ise tebliğinden itibaren bir ay içinde yetkili mahkemeden Kurum işleminin iptali istenebilmekte, ne var ki, yetkili mahkemeye başvurulması prim borcunun takip ve tahsiline engel teşkil etmemektedir. Belirtilen yasal yöntem uyarınca, süresinde Kuruma itiraz edilmemesi ya da itirazın reddedilmiş olması hallerinde tebliğ edilen prim borcu idari aşamada kesinleşmiş olmaktadır. Mahkemece yapılması gereken iş, davacının iddiasına göre, dava konusu prim borcunun idari aşamada kesinleşip kesinleşmediğinin belirlenmesi kapsamında; prim borcunun tahakkukuna ilişkin belgeler kurumdan getirtilmeli; yapılan araştırma sonucu, dava konusu prim borcunun kesinleştiği sonucuna ulaşılırsa, prim borcuna yönelik değerlendirme yapıl
10. Hukuk Dairesi         2016/13808 E.  ,  2019/240 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Davacı şirket, ödeme emrinin iptalini istemiştir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    İnceleme konusu olayda; 2010/12, 2011/1 ila 5. aya ilişkin prim borçları için düzenlenen ödeme emrinin 23.07.2015 tarihinde tebliği ile eldeki dava açılmış, mahkemece ödeme emrine konu prim borçlarının dayanağının 07.10.2012 tarih ve 4635 denetim raporu olduğu ve davalı şirketin prim borçlarından sorumlu olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava konu prim borçlarının idari aşamada kesinleşip kesinleşmediğine ilişkin bir araştırma ve değerlendirme yapılmamış olduğundan mahkemenin kararı eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
    Davanın yasal dayanaklarından olan 5510 sayılı Yasanın 88.maddesine göre, sigorta müfettişi tarafından, Kuruma bildirilmediği tespit edilen çalışanlar hakkında düzenlenen rapora göre Kurumca re"sen prim tahakkuk işleminin yapılıp yapılmadığı, davacıya tebliğ edilip edilmediği ve davacının itiraz hakkını kullanıp kullanmadığı üzerinde durulmamıştır.
    İşverenin, tebliğ edilen prim borcuna karşı Kuruma itiraz hakkı bulunmaktadır. İtirazın reddi halinde ise tebliğinden itibaren bir ay içinde yetkili mahkemeden Kurum işleminin iptali istenebilmekte, ne var ki, yetkili mahkemeye başvurulması prim borcunun takip ve tahsiline engel teşkil etmemektedir.
    Belirtilen yasal yöntem uyarınca, süresinde Kuruma itiraz edilmemesi ya da itirazın reddedilmiş olması hallerinde tebliğ edilen prim borcu idari aşamada kesinleşmiş olmaktadır.
    Şu halde mahkemece yapılması gereken iş; 6183 sayılı Yasada öngörülen yasal süre içerisinde açılan iş bu ödeme emrinin iptali davasında; davacının, kuruma prim borcunun bulunmadığı, ödeme emrinin açık olmadığı ve dayanağının bilinmediği iddiasında bulunması gözetilerek, dava konusu prim borcunun idari aşamada kesinleşip kesinleşmediğinin belirlenmesi kapsamında; prim borcunun tahakkukuna ilişkin belgeler kurumdan getirtilmeli; yapılacak araştırma sonucu, dava konusu prim borcunun kesinleştiği sonucuna ulaşılırsa, prim borcuna yönelik değerlendirme yapılmalıdır.
    Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 17.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.