21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/12637 Karar No: 2017/3422 Karar Tarihi: 24.04.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/12637 Esas 2017/3422 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı iş kazası sonucu malul olduğu için manevi tazminat istemiş ancak ilk davada sadece 15.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmiş, faiz hakkında hüküm kurulmamıştır. Daha sonra yapılan davalarda da faize ilişkin hüküm kurulmayarak sadece 30.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmiştir. Davacı daha sonra bu manevi tazminata ilişkin faiz istemiş ancak daha önce kesinleşen kararlar nedeniyle faiz talebi reddedilmiştir. Bu nedenle, davacının faiz talebi kabul edilemez. Mahkemenin bu nedenle davanın reddine karar vermesi gerektiği ancak böyle bir hüküm yerine davalı lehine karar verildiği için karar bozulmuştur. Kanunlar: Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 116-117, Borçlar Kanunu madde 125, 143.
21. Hukuk Dairesi 2016/12637 E. , 2017/3422 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan manevi tazminata ilişkin faiz alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, faiz alacağına ilişkindir. Mahkemece, 38.000,00 TL faiz alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden, davacının 2003 yılında geçirdiği iş kazası nedeniyle ilk olarak 2005 yılında maddi ve manevi tazminat davası açtığı, bu ilk davanın dava dilekçesinde faiz talebinin de bulunduğu, ilk davaya bakan yerel mahkemenin maddi tazminat istemini reddedip davacı yararına 15.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verdiği, bu kararda faiz hakkında hüküm kurulmadığı gibi fazlaya ilişkin istemin de reddine karar verildiği, bu ilk kararı temyiz eden davacının faize ilişkin temyizinin bulunmadığı, kararın Dairemizce hüküm altına alınan manevi tazminatın az olduğundan bahisle bozulduğu, bozma sonrası verilen kararda ise yine maddi tazminat isteminin reddine, davacı yararına 30.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verildiği, yine faize ilişkin hüküm kurulmadığı ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği, Dairemizce bu son kararın onanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamada bulunabilmesi için gerekli olan şartlardır. Kesin hüküm bulunmaması da bir dava şartıdır. Dava konusu uyuşmazlık hakkında kesin hüküm bulunuyorsa, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeni bir dava açılamaz. Açılırsa, kesin hükümden dolayı reddedilir. Somut olayda, kesileşmiş bulunan ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/179 E. 2011/573 K. sayılı dava dosyasında fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesiyle birlikte talep edilen faizin de reddine karar verilmiş olduğundan manevi tazminata faiz uygulanması için açılan eldeki davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 24/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.