22. Ceza Dairesi Esas No: 2015/10080 Karar No: 2016/2338 Karar Tarihi: 24.02.2016
Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/10080 Esas 2016/2338 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, hırsızlık suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, katılanın eşyaları bıraktığı yerin konut veya işyeri eklentisi olup olmadığı araştırılmamıştır. Ayrıca, yasa değişikliği sebebiyle adli para cezalarının infazında yapılan hata nedeniyle karar bozulmuştur. Suçu birlikte işleyen sanıkların yargılama giderlerinden eşit şekilde sorumlu tutulması da hatalı bir karar şeklinde değerlendirilmiştir. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 50/6. maddesi, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 50. maddesi gösterilmiştir.
22. Ceza Dairesi 2015/10080 E. , 2016/2338 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Katılanın, suça konu eşyaları bıraktığı yeri deposunun önü olarak tarif etmesine karşın söz konusu yerin konut veya işyeri eklentisi olup olmadığının araştırılmaması, karşı temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Hükümden önce 01.03.2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun"un 4. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 50. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "yaptırımın" ibaresi "tedbirin" olarak değiştirilerek, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesinin 4. ve 9. fıkraları yeniden düzenlenmiş ve 10. fıkrası yürürlükten kaldırılmış olup, yasa değişikliğinin doğrudan hükmedilen ve hapisten çevrilen adli para cezalarının infazına ilişkin farklı rejimleri ortadan kaldırmak amacıyla gerçekleştirildiği, adli para cezalarının tamamının bu değişiklikten sonra 5275 sayılı Kanun"un 106. maddesinde belirtilen yönteme uygun biçimde infaz edileceği ve hapisten çevrilen adli para cezasının yerine getirilmemesi durumunda, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 50/6. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, 2-Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine “eşit olarak alınarak” biçiminde 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesine aykırı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... ve ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, ancak bu aykırılıkların aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından "Sanığa TCK"nun 50/6. maddesi uyarınca ihtarat yapılmasına (yapılamadı)"" cümlelerinin çıkarılması ile yargılama giderlerine ilişkin kısımdan “eşit olarak” sözcüğü çıkartılarak yerine “payları oranında ayrı ayrı” sözcüğünün eklenmesine karar verilmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.