Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6507
Karar No: 2018/1112
Karar Tarihi: 22.02.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/6507 Esas 2018/1112 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/6507 E.  ,  2018/1112 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar birleştirilen davada davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 22.02.2018 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Davacı, boşandığı eşinden çocuğunun velayetini alabilmek ve gerekirse çekişmeli taşınmazlarda pay temliki yapılması amacıyla davalı ...’ı vekil tayin ettiğini ancak vekil ...’ın vekâlet görevini kötüye kullanarak 660, 666, 668 ve 930 parsel sayılı taşınmazlardaki payını diğer davalılara satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapularının iptali ile adına tesciline, birleşen davada tapu iptal ve tescil talebi kabul edilmediği takdirde taşınmazların değerinin davalı ...’tan tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ölmesi üzerine davaya tek mirasçısı dahili davacı ... devam etmiştir.
    Asıl davada davalılar, dava konusu taşınmazları iyiniyetli iktisap ettiklerini, birleşen davada davalı; taşınmazları davacının isteği doğrultusunda davalılara sattığını ve satış bedelini de davacıya teslim ettiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen karar Dairece ‘’...Somut olaya gelince; vekil edenin gerçek iradesi ile vekilin bu iradeye uygun hareket edip, etmediği saptanmamış, çekişmeli taşınmazların gerçek değerleri belirlenmemiş, dava dışı pay temliki yapan ... davacının iradesi, vekilin zararlandırma kastı yönünden dinlenmemiştir. Hal böyle olunca, öncelikle tapu iptal, tescil isteği yönünden yukarıdaki ilkeleri kapsar biçimde hükme yeterli bir araştırma yapılması, vekilin, vekil edenin iradesine uygun davrandığının açıklığa kavuşturulması halinde yemin hususunun bedel konusunda değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.’’ gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda iddianın ispatlanamadığı gerekçesi asıl davanın reddine, vekilin satış bedelini davacıya ödediğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ve davacının kardeşi dava dışı ...’ın 21.05.2008 tarihinde dava konusu taşınmazlarla sınırlı olarak davalı ...’ı taşınmazları satması için vekil tayin ettikleri, ... tarafından vekâleten 28.05.2008 tarihinde çekişmeli 660 ve 930 parsel sayılı taşınmazların asıl davanın davalısı ...’e, 666 ve 668 parsel sayılı taşınmazların da 02.06.2008 tarihinde asıl davanın davalısı ...’a dava dışı paydaş ... payı ile birlikte satış suretiyle temlik edildiği, 07.12.2014 tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nin raporu ile ...’ın vekâleten yapıtığı satışlardan elde ettiği satış bedellerini davacıya teslim ettiğine dair 02.06.2008 tarihinde düzenlenen ibranamedeki imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır.
    Tapu iptal tescil isteminin reddine ilişkin verilen karar temyiz edilmeyip sadece birleşen davada hükmedilen bedel yönünden karar temyiz edilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, 02.06.2008 tarihli adi yazılı ibraname ile davacı dava konusu taşınmazların satış bedelini aldığını kabul etmiş ve bir alacağı kalmadığını belirterek vekilini ibra etmiştir.
    Hal böyle olunca; davacının satış bedellerini aldığı gözetilerek birleşen davanın da reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
    Birleşen davanın davalısının yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi