Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2013/22360 Esas 2014/1169 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/22360
Karar No: 2014/1169
Karar Tarihi: 28.01.2014

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2013/22360 Esas 2014/1169 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Antalya 2. İş Mahkemesi'nde görülen bir davada, iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğu ve işverenin usulüne uygun bildirim öneli tanımadan iş sözleşmesini feshettiği tespit edilmiştir. Bu nedenle davalı işverenin, ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. İhbar tazminatının hesabı yapılırken, Kanunun 32. maddesinde belirlenen ücret dışındaki parasal haklar, bir yıllık ödemelerin 365'e bölünmesiyle bir günlük ücret olarak hesaplanır ve ihbar tazminatına eklenir. Mahkemece verilen kararın bozulmasına karar verilmiş, davacının çalışma süresi 2 yıl 1 ay olduğu için ihbar tazminatı hesaplanırken bu süreye göre 6 haftalık bir ihbar öneli göz önüne alınması gerektiği açıklanmıştır. İlgili kanun maddeleri: İş Kanunu'nun 24, 25, 26 ve 32. maddeleri, 1475 sayılı Yasa'nın 14. maddesi, 4857 sayılı Yasa'nın 17. maddesi, ve Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi (TBK 146).
7. Hukuk Dairesi         2013/22360 E.  ,  2014/1169 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Antalya 2. İş Mahkemesi
    Tarihi : 16/04/2013
    Numarası : 2011/276-2013/165

    Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 28.01.2014 günü belirlenen saatte temyiz eden davalı H..J.. Ltd.Şti. vekili Av.C.. G.. ve karşı taraftan davacı S.. O.. vekili Av.Ç.. D.. geldiler, gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi, gereği görüşüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz nedenlerine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,
    2-İhbar öneli ve ihbar tazminatı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
    Fesih hakkı iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren bozucu yenilik doğuran ve karşı tarafa yöneltilmesi gereken bir haktır.
    Maddede düzenlenen bildirimli fesih, belirsiz süreli iş sözleşmeleri için söz konusudur. Başka bir anlatımla belirli süreli iş sözleşmelerinde fesheden tarafın karşı tarafa bildirimde bulunarak önel tanıması gerekmez.
    Fesih bildirimi bir yenilik doğuran hak niteliğini taşıdığından ve karşı tarafın hukukî alanını etkilediğinden, açık ve belirgin biçimde yapılmalıdır. Yine aynı nedenle kural olarak şarta bağlı fesih bildirimi geçerli değildir.
    Fesih bildirimi karşı tarafa ulaştığı anda sonuçlarını doğurur. Ulaşma, muhatabın hâkimiyet alanına girdiği andır. Bildirim sürelerine ilişkin 4857 sayılı Yasanın 17 nci maddesindeki kurallar nispî emredici niteliktedir. Taraflarca bildirim süreleri ortadan kaldırılamaz ya da azaltılamaz. Ancak, sürelerin sözleşme ile arttırılabileceği Kanunda düzenlenmiştir. Ancak, bildirim önellerinin arttırılabileceği belirtilmiş olmakla birlikte, Yasada bir üst sınır öngörülmemiştir. Dairemiz tarafından, üst sınırın hâkim tarafından belirlenmesi ve en fazla ihbar ve kötüniyet tazminatlarının toplamı kadar olması gerektiği kabul edilmektedir.
    İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir neden olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin Kanunun 24 ve 25 inci maddelerinde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 17 nci maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih nedeni bulunmakla birlikte, işçi ya da işverenin 26 ncı maddede öngörülen hak düşürücü süre geçtikten sonra fesih yoluna gitmeleri durumunda, karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar.
    İhbar tazminatı, iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olması nedeniyle, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. İşçinin 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi nedenlerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez.
    Yasada ihbar tazminatının miktarı “bildirim süresine ait ücret” olarak belirlenmiştir. Buna göre ihbar tazminatı, yasadan doğan götürü tazminat olarak nitelendirilebilir. Bu niteliği itibarıyla Borçlar Kanununun 125 inci (6098 sayılı TBK 146) maddesine göre on yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
    İşçiye bildirim süresi içinde yeni iş arama izninin kullandırılmamış olması, tanınan ihbar önelinin geçersiz olduğu sonucunu doğurmaz.
    İhbar tazminatının hesabında Kanunun 32 nci maddesinde yazılı olan ücrete ek olarak, işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülebilir menfaatler de dikkate alınır. Ücret dışında kalan parasal hakların bir yılda yapılan ödemeler toplamının 365’e bölünmesi suretiyle bir günlük ücrete eklenmesi gereken tutar belirlenir.
    Somut olayda davacının 14.08.2007-28.05.2009 tarihleri arasında davalının Mersin işyerinde toplam 1 yıl 9 ay 14 gün, 13.10.2009-17.02.2010 tarihleri arasında 3 ay 17 gün süreyle davalının Fethiye"deki baraj şantiyesinde çalıştığı ve toplamda hizmet süresinin de 2 yıl 1 ay olduğu görülmektedir.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının davalı işveren bünyesindeki fasılalı çalışmaları toplamı üzerinden kıdem tazminatı ile diğer alacakların hüküm altına alınması isabetli ise de; davacının ihbar tazminatı 1 yıl 9 ay 14 günlük süre için 6 hafta ihbar öneli; 3 ay 17 gün için ise 2 hafta önel süresi üzerinden ayrı ayrı hesaplandığı ve bu şekilde toplam ihbar tazminatı miktarının belirlenip hüküm altına alındığı anlaşılmıştır.
    Yapılacak iş; davacının fasılalı çalışması toplamı olan 2 yıl 1 aylık süre nedeniyle tanınması gereken 6 haftalık ihbar öneli süresi dikkate alınarak ihbar tazminatı hesaplattırılarak çıkacak sonuca göre bir karar vermektir.
    Mahkemece davacının çalışma süreleri bölünmek suretiyle toplam da 8 haftalık ihbar öneli ücreti hesaplayan ve böylece 2 haftalık ihbar öneli kadar fazla süre dikkate alınarak fazla hesaplama yapan bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiş olması bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 28.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.