23. Hukuk Dairesi 2014/5636 E. , 2016/100 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmeden doğan ifa yükümlülüğünün bulunmadığının tespiti, şerhin terkini, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı şirket temsilcisi ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı arsa sahibi vekili, taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılması gereken 19 villa inşaatından davalı yüklenici tarafından yapılan 4 villanın karkası ve 1 villanın %70 seviyedeki inşaatının yapı ruhsatı alınmadan kaçak olarak yapıldığını, davalı şirkete 05.06.2009 tarihinde ihtarname çekilmesine rağmen, gerekli inşaat ruhsatının alınmadığını, şirket ortakları arasında güven problemi doğduğundan şirketin faaliyetinin tamamen durduğunu ileri sürerek, ... Noterliği"nin 10.05.2007 tarih, ... yevmiye nolu ve buna ek ... Noterliğinin 12.02.2008 tarih ... yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshine, sözleşmeden doğan ifa yükümlülüğü bulunmadığının tespiti ile tapuda yer alan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi şerhinin terkinine, sözleşmeden ve uğranan zararlardan doğan tazminat ve alacak haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile 15.000,00 TL üzerinden dava açılmasına rağmen inşaatın yapım aşamasında ödenmeyen işçi sigorta primleri ile gecikme faizleri ve elektrik, su, inşaat izni ve ruhsat giderleri ile yoksun kalınan kâr nedeniyle müvekkilinin 6 villa yönünden uğramış olduğu zararlardan 450.000.00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, bu bedelin öncelikle davalının arsa üzerinden yapmış oldıığu ve eksik kalan inşaatlardan mahsubuna, yarım kalan inşaatlar ve büronun bilirkişi raporu ile tespit edilen değeri üzerinden müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı yüklenici şirket vekili, inşaat ruhsatının alınamamasında hiçbir kusurlarının bulunmadığını, taşınmazın bulunduğu köyün belediye olmamak için açtığı davayı kazanması ve ardından ... belediye başkanının vefatı nedeniyle ruhsat alımı uzadığından sürenin başlamadığını, feshi istenen sözleşmenin çekilmez ve ifa edilemez hale gelmesinin tek sorumlusunun davacı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile ... Noterliği"nin 10.05.2007 tarih ve ... yevmiye numaralı sözleşmesi ile buna ek ... Noterliği"nin 12.02.2008 tarih ve ... yevmiye numaralı kat karşığılı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin haklı sebeplerle feshine ve sözleşmeden kaynaklı davacı tarafın ifa yükümlülüğü bulunmadığının tespitine, dava konusu ... İlçesi, ... Köyü, 101 ada 1 parsel ve 576 parsel numaralı taşınmazlarda yer alan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine ilişkin şerhin terkinine, davacı tarafın müsbet zararı ile ek bilirkişi raporunda belirtilen işçi sigorta primleri, işsizlik primi ve damga vergisi ile gecikme zammı taleplerinin reddine, 110.151,07TL imar para cezası ile 190.236.00TL kâr mahrumiyeti bedeli toplamı 300.387,07 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı yüklenici şirket temsilcisi temyiz etmiştir.
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi, şerhin terkini, menfi zararlar ve yoksun kalınan kâr istemlerine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2- Mahkemece verilen 08.01.2014 tarihli kararla davalı aleyhine kâr mahrumiyetine de hükmedilmiştir. Ancak, kâr mahrumiyetinin dayanakları, yani bu arada arsa sahibinin başka bir yüklenci ile daha lehine olabilecek arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapabileceği, veyahut imar durumunda arsa sahibi lehine bir değişiklik bulunduğuna dair somut delil ve belgeler sunulup, bunların değerlendirilmesi ile hesaplama yapılması gerekirken, bu hususlar gözden kaçırılarak ve soyut varsayımlara dayalı olarak düzenlenen bilirkişi raporuna istinaden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece, davacı taraftan uğranıldığı ileri sürülen kâr kaybına ilişkin somut delilleri sorulup, sunulacak deliller toplandıktan ve gerekirse bilirkişi kurulundan bu konuda gerekçeli ve denetime açık rapor alındıktan sonra, oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmelidir.
Bunun dışında, davalı yüklenici tarafından yapılmış olan binaların mahsubu ile ilgili talebin de tasfiye hükümlerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) bennte açıklanan nedenlerle, davalı temsilcisinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) bent uyarınca kabulü ile hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.