17. Hukuk Dairesi 2016/15526 E. , 2019/9120 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 15/07/2016 tarih 2016/1749-İHK sayılı kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaya ... ’a çarpması neticesinde ...’in yaralanak sürekli sakat kaldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı olarak 40.050,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı çocuk için müvekkili nezdinde hasar dosyası açıldığını ve 12.956,00 TL ödeme yapıldığını güncellenerek tazminat hesabından mahsubu ile maluliyet raporu alınması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı ... tarafından %50 oranındaki kusura göre ödeme yapmasına, savcılık kovuşturmaya yer olmadığı kararında çocuğun yola aniden fırlaması neticesinde aracın çarptığı yazılı olması, davacı çocukta zeka geriliği olduğundan ev başkanının kanıt getirmedikçe sorumlu olduğu gerekçesi ile başvurunun kısmen kabulü ile 21.247,00 TL"nin 29.09.2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından davacı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK’nun 74. maddesine (818 Sayılı BK’nun 53. maddesi) göre hakim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı değildir. Buna göre, hukuk hakimi kural olarak ceza hakiminin belirlediği kusur oranı ile bağlı değil ise de, kesinleşen maddi olgu ile bağlıdır. (H.G.K. 06.02.2002 gün 2002/19-16, 2002/47 sayılı kararı)
HMK"nın 266. ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda hakem heyetince; kusur bilirkişi raporu alınmadan, davalı ... şirketince hasar dosyası kapsamında alınan kusur raporuna göre karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda hakem heyetince, ceza soruşturma dosyası da getirtilerek Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur dağılımına ilişkin, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 08/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.