Esas No: 2022/1735
Karar No: 2022/15082
Karar Tarihi: 01.11.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/1735 Esas 2022/15082 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/1735 E. , 2022/15082 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ: Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davacı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 01.11.2022 günü temyiz eden davalı idare vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, dava konusu taşınmazın kıyı kenar tahdidi içinde kalması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007 nci maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurularının Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince değerlendirilmesi sonucu davalı idare vekilinin başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davacı vekilinin başvurusunun ise kısmen kabulü ile HMK’nın 352/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek esas hakkında yeniden karar verilmiş olup; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; dava konusu ... İli, ...İlçesi, ...Mahallesi, 4879 parsel sayılı taşınmazın ... adına kayıtlı iken tapu kaydına 03.06.2020 tarihinde kıyı kenar çizgisinin kıyı tarafında kaldığına dair şerh düşüldüğü; davacının taşınmazı 22.06.2020 tarihinde 3488 yevmiye sayılı işlem ile üzerindeki şerhin getirdiği yükümlülük ile birlikte satın aldığı, dosyada örneği mevcut Kocaali Kaymakamlığı Milli Emlak Şefliğinin 29.06.2020 tarihli 10641 sayılı "Sayın Av. ..." hitaplı cevabî yazısından; davacının dava konusu taşınmazı satın aldığı gün vekili aracılığıyla yaptığı başvurusunda dava konusu taşınmazın kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasında kaldığını, bu sebeple yararlanma ve tasarruf etme imkanının kalmadığını belirterek parselin imar durumu, kamulaştırma şerhinin kaldırılması ve tapu iptaline yönelik dava açılıp açılmayacağı yönünde bilgi talep ettiği, verilen cevap üzerine 15.07.2020 tarihinde eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır.
4721 sayılı TMK'nın 1020 nci maddesinin "Tapu sicili herkese açıktır. İlgisini inanılır kılan herkes, tapu kütüğündeki ilgili sayfanın ve belgelerin tapu memuru önünde kendisine gösterilmesini veya bunların örneklerinin verilmesini isteyebilir. Kimse tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremez.'' hükmü nazara alındığında tapunun beyanlar hanesine şerh işlendikten çok kısa bir süre sonra taşınmazın durumunu alenî hale getiren bu şerhi tapuda görmesine rağmen taşınmazı devir alan ve hemen akabinde eldeki davayı açan davacının dosya kapsamı itibarıyla iyi niyetli olduğundan ve TMK’nın 2 nci maddesi uyarınca dürüst davrandığından söz edilemez. Hal böyle olunca, dava konusu taşınmaz halen adına kayıtlı olan davacının uğradığını iddia ettiği bir zararının oluştuğu kabul edilse bile bu zararın sadece tapu sicil kayıtlarının doğru tutulmamasından kaynaklandığı söylenemeyeceği gibi zarar ile tapu işlemleri arasında nedensellik bağının varlığından da bahsetmek mümkün olmayacağından ve kıyı kenar çizgisi şerhli taşınmazı bilerek ve isteyerek satın alan davacının yoğunluğu dosya içeriğine yansıyan kendi kusuruna dayanarak hak talep edemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Bu nedenle davacı vekilinin temyiz taleplerinin reddine, davalı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün HMK'nın 371 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazine'ye irad kaydedilmesine, temyiz eden davalı ... yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 8.400,00 TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 01.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.