11. Hukuk Dairesi 2018/2257 E. , 2019/7514 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 21/12/2017 tarih ve 2017/699-2017/1097 sayılı kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 26/11/2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 18-22 Mayıs 2011 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan ev tekstil fuarına Çin, Hong Kong, Tayvan bölgesindeki katılımcılar için fuar alanı tahsisi konusunda müvekkili ile davalı arasında 24/08/2010 tarihli Münhasır Acentelik Sözleşmesi imzalandığını, davalı tarafın 25.04.2011 tarihli yazılı beyanında 12,13,14 ve 15 nolu hollerin Çinli firmalara tahsis edilmesi kararlaştırılmış ise de bu yeni hollerin bitirilmesinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle Çinli firmaların 11 nolu hole alınacağının bildirildiğini, ancak davalının fuara bir gün kala burayı da tahsisden vazgeçip fuar düzenlemeye elverişli olmayan 5.1 no"lu holü tek taraflı olarak müvekkiline tahsise çalıştığını, müvekkilince bunun kabul görmediğini, davalının bu şekilde davranmasının temelinde Çinli firmaları fuara almak istememesi olduğunu, davalı şirket yetkilisinin yazılı ve görsel basında yaptığı röportajlarda bu hususu dile getirdiğini, müvekkilince 313.208 EURO ödendiğini, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 04.11.2011 tarihli sulh protokolü kapsamında davalının aynı tarihte müvekkiline 20.000 EURO ödediğini, bakiyesinin 30.11.2011 tarihinde kadar davalı tarafından ödeneceği kararlaştırılmasına rağmen davalı tarafça ödenmediğini, davalı tarafça 23.12.2011 tarihinde 50.000 EURO, 17.01.2012 tarihinde 30.000 EURO olarak yapılan ödemenin de müvekkilince ihtirazi kayıtla alındığını, müvekkilinin dava dışı bir firma ile anlaşması sonucu 370.000 EURO stand kurulum ücreti ödediğini, seyahat, ulaşım, iaşe, rehber vs. için 84.000 EURO, vize alımı için 15.709 EURO, uçak biletleri için 161.579,64 EURO harcama yaptığını, davalı tarafın haksız ve sözleşmeye aykırı eylemleri nedeniyle müvekkilinin Türkiye ve Çin"de ticari itibar kaybına uğradığını, davalı şirket yetkilisinin basındaki röportajlarında Çinli firmaların fuara katılamamasının müvekkilden kaynaklanmış gibi gösterilmeye çalışması nedeniyle müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile toplam 844.651,52 EURO maddi tazminatın ve ticari itibar kaybı nedeniyle 50.000 EURO manevi tazminatın faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşme ile davalıya belli bir salon tahsisi yapılmayıp m2 olarak yer tahsisi konusunda taahhütte bulunulduğunu, 1700 m2 yer tahsisi yapıldığını, fuar durumuna göre yer tahsisinin değişebileceğini sektörde herkesin bildiğini, bazı ifa imkansızlıklarından dolayı Çinli firmaların 11 no"lu salona alınamadığını, 5 no"lu holün Çinli firmlara tahsis edildiğini, davacının burayı görüp onay verdiğini ve 16.05.2011 tarihinde anlaştığı firma tarafından satndların kurulduğunu, buna rağmen fuarın açıldığı gün bazı Çinli firmaların fuarı boykot ettiğini, 04.11.2011 tarihli protokolü kabul etmediklerini, sadece bir taslak olduğunu, geçerli olduğu kabul edilirse de davacının ancak protokoldeki bedeli isteyebileceğini, davacının iddia ettiği zararların kabul edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın davalının haksız ve sözleşmeye aykırı eylemleri nedeniyle Türkiye ve Çin"de ticari itibar kaybına uğradığı, tüzel kişinin ekonomik faaliyetini yürütürken kazandığı saygınlık, onun kişisel değeri içinde yer aldığı, ticari şeref ve haysiyetin çiğnenmesi bir şirketin ekonomik yaşam içerisindeki yerini ve durumunu sarsabileceği, mevcut davada salt davacının fuara katılamaması söz konusu olmayıp, davacı şirketin önderliğinde Çin, Hong Kong, Tayvan bölgesinden gelen yüzün üzerinde firmanın fuara katılamaması durumunun söz konusu olduğu, davalının haksız ve sözleşmeye aykırı eylemi nedeniyle anılan ülkelerden gelen firmaların fuara katılamadığı, organizasyonun büyüklüğü, davacı önderliğinde fuara katılmak üzere gelen firma ve kişilerin sayısı nazara alındığında, davacının söz konusu olay karşısında ticari itibarının zarar gördüğü, dolayısıyla manevi tazminat şartlarının oluştuğu gerekçesiyle manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 20.000 Euro manevi tazminatın 18/05/2011 tarihinden itibaren devlet bankalarınca Euro cinsinden 1 yıllık mevduat hesabına uyguladığı en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının davalı aleyhine açtığı maddi tazminat talepleri hakkında verilen karar kesinleştiğinden ve tahsil edildiğinden maddi tazminat davası yönünden ayrıca hüküm kurulmasına yer olmadığına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.385,63 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 26/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.