Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/1756 Esas 2019/6012 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1756
Karar No: 2019/6012
Karar Tarihi: 01.10.2019

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/1756 Esas 2019/6012 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle veya bu hususta bir dilekçe vererek kanun yoluna başvurabileceğinin belirtilmemesi nedeniyle usulsüz tefhim yapıldığından temyiz isteği kabul edilmiştir. Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, sanık hakkında ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kanun maddeleri olarak ise CMK'nın 263/1. maddesi, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ve 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası kararda geçmektedir.
10. Ceza Dairesi         2019/1756 E.  ,  2019/6012 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkeme :.... . Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Başka suçtan ceza infaz kurumunda tutuklu bulunan sanığın yüzüne karşı verilen hükümde CMK"nın 263/1. maddesi gereğince "tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle veya bu hususta bir dilekçe vererek"" kanun yoluna başvurabileceğinin belirtilmemesi nedeniyle usulsüz tefhim yapıldığından, sanığın temyiz isteğinin süresinde olduğu kabul edilmiştir.
    Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tedbirin infazı sırasında yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 01.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.