MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı ve davalılardan Kurum vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dava, davacının davalı işyeri nezdinde geçen hizmet süresinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına karşı “uyma” kararı verilmek suretiyle yapılan yargılama neticesi istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz dilekçesinin verilme usulü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 365. maddesinde açıklanmış olup, buna göre temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.05.1985 gün ve 1984/5 Esas, 1985/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı (İBK)"nda, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır.
Somut olayda, davacı vekiline Davalı Kurum"un temyiz başvuru dilekçesi usulüne uygun olarak 23.11.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı vekilinin katılma yolu ile temyiz istemi olarak değerlendirilen talebi ise 02.12.2016 tarihinde vukubulmuştur. Davacı vekilince temyiz süresi içerisinde İş Mahkemesi kararının temyiz edildiği, ne var ki temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydedilmiş olduğu belirlenemediği gibi, temyiz harcının yatırıldığına dair makbuza da dosya içerisinde rastlanmamıştır. Şu duruma göre temyiz harcının ödenmediği dosya içeriğinden ve temyiz başvurusunun “temyize cevap” olarak kaydının yapıldığı elektronik ortam(UYAP)dan anlaşılmakla; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz dilekçesinin REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosyadaki yazılara, hükmün  uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf  yararına  kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre, davalı Kurum vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmiştir .
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.