
Esas No: 2016/15274
Karar No: 2019/148
Karar Tarihi: 16.01.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/15274 Esas 2019/148 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava 5510 sayılı Kanun’un geçici 7/1’inci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan, mülga 506 sayılı Kanun’un 79/10 hükmü uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut davada; davacının 11.04.2012 - 31.12.2014 tarihleri arasında davalı iş yerinden bildirimlerinin olduğu, hizmet cetvelinde 2012/3, 4 ve 5 aylarda ... Tem. Loj. Dan. Sağ. ve Sav. Tek. isimli iş yeriyle ilgili kaydının bulunduğu ancak bu iş yerinden hiç bildirim yapılmamış olduğu, davacının 02.03.2012 - 30.03.2015 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığının tespitini istediği, mahkemece, kuruma bildirilen süreler dışlanmak suretiyle istem gibi davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
6100 sayılı HMK 119/1-e maddesi gereğince davacının, iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini bildirmek, 194 maddesi gereğince de taraflar, dayandıkları vakıaları, ispata elverişli şekilde somutlaştırma yükümlülüğü vardır. Tarafların, dayandıkları delilleri ve hangi delilin hangi vakıanın ispatı için gösterildiğini açıkça belirtmeleri zorunludur.
Bir davada soyut veya genel hatlarıyla bir iddiayı ortaya koymak yeterli değildir. Aynı zamanda bu iddiaların, ispata elverişli hale getirilerek zaman, mekân ve içerik olarak somutlaştırılması gerekir. En azından iddianın araştırılabilmesine yönelik somut bilgi ve açıklamaların sunulması gerekir. İddia somutlaştırıldıktan sonra hâkim ve karşı taraf, bunun üzerinden savunma ve yargılama yapabilecektir. Soyut iddialar ve vakıalar üzerinden değerlendirme yapılması mümkün değildir.
Somutlaştırma yükü, genel anlamda tarafların açıklama ödevinin bir parçası ve layihalar teatisi aşamasındaki tezahür şeklidir. Somutlaştırma yükü, basit yargılama ve kendiliğinden araştırma ilkesinin uygulandığı davalarda da geçerlidir.
HMK 31 maddesi gereğince, hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Davaya konu talebin somutlaştırılmaması halinde önce hâkim, HMK 31 maddesi ve 119/1-e maddesi gereğince davayı aydınlatma ödevi ve ön incelemedeki görevi gereği, somut olmayan hususların belirlenmesini davacıdan istemeli, gerekirse tarafa açıklattırma yaptırmalı, bu eksiklik giderildikten sonra yargılamaya devam etmelidir.
Bu nedenle mahkemece öncelikle davacıya tam olarak talebi açıklattırılmalı, işe başlama ve işten çıkış tarihleri davacıya sorularak açıklığa kavuşturulmalı, davacının kim tarafından işe alındığı, çalışırken kimden emir ve talimat aldığı, iş yerinde hangi işlerde çalıştığı, çalışma arkadaşlarının kimler olduğu, ücretini nasıl aldığı, çalışma şeklinin nasıl olduğu hususlarında beyanı alınarak ve eksik hususlar davacıya açıklattırılarak dava konusu somutlaştırılmalı, hizmet cetvelinde başka iş yeriyle ilgili kayıt bulunduğundan talep tarihinde başka iş yeri nezdinde geçen çalışmalarının olup olmadığı araştırılmalı, 2012/4 ay öncesi döneme ait dönem bordroları celp edilerek re’sen tespit edilecek bordro çalışanları tanık olarak dinlenilmeli, tanık beyanları arasında çelişki olması halinde çelişki giderilmeli, dosyada dinlenen bazı tanıkların davacının 2015 yılının birinci ayında işten ayrıldığı, hasta olduğu için köyüne gittiği yönünde beyanları bulunduğundan, bu iddiaların doğruluğu irdelenmeli, bu şekilde araştırma yapılarak çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri net olarak belirlenmeli, dava dışı ... firmasından 2012/3, 4, 5 aylarda APHB verildiği halde bu belgelerde hiç hizmet görünmemesi karşısında söz konusu işveren nezdinde geçen çalışmaların varlığı anılan APHB de gözetilerek usulünce araştırılmalı, elde edilecek sonuç değerlendirilmek suretiyle hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.