Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/22314
Karar No: 2018/5623
Karar Tarihi: 19.03.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/22314 Esas 2018/5623 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2017/22314 E.  ,  2018/5623 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 28. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 16. İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacı işçinin 21.03.2013-16.02.2015 tarihleri asarında mekanik tesisat ressamı ve ekip başı olarak çalıştığını, davalı şirketin davacı işçiyi işten çıkarmaya karar verdiğini ve Eylül 2014 tarihinden itibaren mobbing uygulamaya başladığını, davalı şirket tarafından diğer proje sorumlularına kartvizit bastırıldığı halde davacı işçi adına kart bastırılmadığını, davacı işçinin bu hususu öğrenmek için davalı işverenle görüştügünde kendisini işten çıkarmaya karar verdikleri, görüşmeye gelmesinin isabetli olduğu söylenerek iş sözleşmesinin sonlandırıldığını, fesih sırasında yazılı bir fesih bildiriminde bulunulmadığını ileri sürerek, feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacı işçinin davalı işyerinde son altı ayda ve fesihten önceki son 10-15 günlük davranışlarının, söz ve hareketlerinin, takındığı tavrın kabul edilmez hale geldiğini, iş düzenini, barışını, disiplinini altüst eden davacının eylemlerine tamamen iyi niyetle katlanıldığını, işyerindeki hemen hemen tüm çalışanların davacı işçi ile muhatap olmak ve birlikte çalışmak istemediklerini, davacı işçinin çalışanlara ve amirlerine küfürler ettiğini, Gülseren Yılmaz isimli çalışanın davacı işçinin hakaret ve sataşmalarına dayanamadığından istifa ederek işten ayrıldığını, ortak proje yürüttükleri şirketlerden de davacı hakkında şikayetler geldiğini, davalı şirket yetkilisinin insani duruşunu kullanarak son zamanlarda işe keyfine göre, saat kavramına riayet etmeden gelmeye başladığını, artık çekilemez ve katlanılmaz davranışları nedeniyle hakkında tutanak tutularak uyarıldığı ve savunmasının talep edildiğini, yazılı savunma vermeyen davacı işçinin artık davalı şirkette çalışmak istemediğini ve 2 yıllık yasal haklarını alarak işten ayrılmak istediğini beyan ettiğini, davacı işçinin tavır ve davranışlarının diğer çalışan ve işverene karşı söz ve hareketlerenin İş Kanununun 25/II. maddesine göre tazminatsız derhal fesih sebebi olmasına rağmen tamamen insani yaklaşımla kıdem ve ihbar tazminatı ödenerek iş ilişkisinin karşılıklı mutabakatla sonlandırıldığını, davalı şirket tarafından davacı işçinin talebine uygun kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesinin feshin haklı nedene dayanmasına engel olmadığını, derhal fesih hakkının olduğu durumda yazılı savunma almaya gerek olmadığı gibi ve yazılı fesih bildiriminin de zorunlu olmadığını, karşılıklı anlaşma ile iş sözleşmesi sonlandırıldığından işe iade davası açamayacağını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C) İlk derece Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, "İş sözleşmesinin davalı işveren tarafından kıdem ve ihbar tazminatı ödenmek suretiyle feshi halinde İş Kanununun 18,19 ve 20. Maddeleri gereği iş sözleşmesinin işçinin davranışları veya işyerinden, işletmeden ve işin niteliğinden kaynaklanan geçerli nedenlerle feshedilmiş olması, usul ve şekil kurallarına uyulması ve ispat yükümlülüğünün yerine getirilmesi gerekir. İş kanununun 19. Maddesinin başlığı" Sözleşmenin feshinde usul" şeklinde düzenlenmiş ve işverenin belirsiz süreli iş sözleşmesini feshetmesi bazı şekil şartlarına tabi tutulmuştur, Buna göre iş sözleşmesini-İş Kanunu"nun 25/2 maddesindeki Ahlak ve İyiniyet Kurallarına Aykırılık Nedeniyle Haklı Fesih hali hariç- geçerli bir sebeple fesheden işveren; fesih bildirimini yazılı olarak yapmak, bu fesih bildiriminde fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek ve iş akdi işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan bir sebeple feshediyorsa hakkındaki iddialara karşı işçinin yazılı savunmasını almak zorundadır. Buna karşılık, davalı tarafından yazılı bir fesih bildirimi düzenlenmediği iş sözleşmesinin kıdem ve tazminatı ödenmek suretiyle davacı işçinin davranışlarından kaynaklanan nedenlerle feshedilmesine rağmen fesihten evvel savunma alma yükümlülüğüne uygun davranılmadığı, feshe ilişkin usul ve şekil kurallarına uyulmadığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafın bir yandan iş sözleşmesinin anlaşma yoluyla sona erdirildiğini ileri sürerek diğer yandan haklı fesih iddiasında bulunması ve kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi çelişkidir. Netice olarak davalı tarafından İş Kanunu"nun emredici nitelikteki 19. madde düzenlemesine riayet edilmediği, savunma talep etme ve yazılı fesih bildirimi düzenleme konusundaki usul ve şekil kurallarının ihlal edildiği değerlendirilmekle fesih işlemesinin geçersiz olduğu" gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D) İstinaf Dairesi Kararı:
    Davalı vekilinin istinafa yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonunda, "davalı tarafından yazılı bir fesih bildirimi düzenlenmediği iş sözleşmesinin kıdem ve tazminatı ödenmek suretiyle davacı işçinin davranışlarından kaynaklanan nedenlerle feshedilmesine rağmen fesihten evvel savunma alma yükümlülüğüne uygun davranılmadığı, feshe ilişkin usul ve şekil kurallarına uyulmadığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafın bir yandan iş sözleşmesinin anlaşma yoluyla sona erdirildiğini ileri sürerek diğer yandan haklı fesih iddiasında bulunması ve kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi çelişkidir. Netice olarak davalı tarafından İş Kanunu"nun emredici nitelikteki 19. madde düzenlemesine riayet edilmediği, savunma talep etme ve yazılı fesih bildirimi düzenleme konusundaki usul ve şekil kurallarının ihlal edildiği değerlendirilmekle fesih işlemesinin geçersiz olduğu sonucuna varıldığı şeklindeki ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğu" gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    E) Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    F) Gerekçe:
    Dosyadaki bilgi ve belgelere ve özellikle Gülseren Y., Rukiye G. P., Ersan A. ve davacıya ait 19/09/2014 tarihli savunma içerikleri ile davalı tanık anlatımlarından davacının çalıştığı davalı işyerinde uzun süredir çalışma arkadaşları ile huzursuzluk yaşadığı, yaşanan bu huzursuzluğa bağlı olarak işyeri çalışanlarından Gülseren Y."nin işten ayrılmak durumunda kaldığı, süregelen ve davacının da kusurunun bulunduğu anlaşılan huzursuzluk ortamı nedeniyle davacının davalı işverene müracaatla kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmesi kaydıyla işten ayrılma isteğini ilettiği, bu durumun 17/02/2015 tarihli belge içeriğinden de açıkça anlaşıldığı, davacı tarafından imzası itiraza uğramayan belge içeriğine göre davacının karşılıklı mutabakatla işyerinden ayrıldığını belirttiği, işverenin de bu talebi kabul ederek kıdem ve ihbar tazminatlarını ödeyerek davacıyı işten çıkardığı, açıklanan fesih şekline göre davacının işe iade talebinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesi’nin temyiz edilen kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve Dairemizce 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/3. maddesi uyarınca aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
    Hüküm: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
    1- Bölge Adliye Mahkemesi’nin temyiz edilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2- Davanın REDDİNE,
    3- Alınması gereken 35,90 TL karar- ilam harcından davacının yatırdığı 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL karar- ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine"ye irat kaydına,
    4-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 119,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL. ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, dosyanın ilk derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
    Kesin olarak 19/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi